Bir derginin organize ettiği bir törenle Voleyboldaki Doğa Okulları‘nın ülkemize kazandırdığı (!) çakma Dünya Şampiyonluğumuz sonrası OKUL SPORLARI FEDERASYONU Başkanlığı‘na Spor Genel Müdürlüğümüz tarafından bir başarı plaketi takdim edilmiş ? Acaba bu plaket geri alınır mı ? Yoksa plaketi Genel Müdürümüzün bizzat kendisi vermediği ve OKUL SPORLARI FEDERASYONU Başkanı KARAKULLUKÇU’nun bizzat kendisi almadığı için önemi yok mu sayılacak ? Okul sporlarında oldukça başarılı görünüyoruz da umarız diğer derecelerimiz de bir sahtekarlık yoktur ?
http://tosf.gov.tr/federasyonumuza-odul
Hadisenin ortaya çıktığı günlerde ulusal medyada haber olmuş, biz kaçırmışız ? Size ve okuyucularımıza olayların detaylarını anlatan linkini veriyorum. Lütfen iyi inceleyiniz kimlerin bu usulsüzlükte ihmali ve parmağı var daha iyi anlaşılacaktır !
http://www.hurriyet.com.tr/deneme-lisesi-ve-doga-lisenin-cezalari-kesinle-40295540
Yani, Uluslar arası Okul Sporları Federasyonu (ISF) her nasılsa Türkiye temsilcilerinin sahte oyuncu oynattığını tespit ediyor ? Ülkemize bir yazı ile yanıt beklediğini belirtiyor. Spor Genel Müdürlüğü Spor Faaliyetleri Daire Başkanlığı bu yazıdan sonra sahtekarlığı fark etmeyi başarıyor ? Ülke federasyonuna yazıyor. Ülke federasyonumuz sahtekarlığın farkına o zaman varıyor ? Nitekim okul idarecileri ve sporcular için bazı yaptırımlar uygulanmış görünüyor.
Konuyu ben de biraz inceledim ve araştırdım. Yarışmaya katılacak olan takımın bulunduğu ilin Gençlik Hizmetleri İl Müdürlüğü, İl Temsilciliği ve Okul Sporları Sicil Lisans Servisi bu sahtekarlığı atlamış görünüyor ? Acaba bu personelle ilgili işlem yapılmış mı ?
Spor Faaliyetleri Dairesi kendisine gönderilen yazıyı atlamış, görevini yapmamış ve/veya kötüye kullanmış bu daire çalışanları ile ilgili işlem yapılmış mı ?
Ne garip ve düşündürücüdür ki, muhterem federasyon başkanının sorumlu olduğu ve listelerin son şeklini aldığı onay makamı da bu aksaklığı atlıyor ? Aslında gerçekler bir klavye tuşu kadar yakın. Görevli personel açacak bilgisayarını (üstelik bilgisayarı sürekli açık) sezon başında takımın listesinden tüm sporcu bilgilerini görebilecek ? Durum bu kadar basit ?
Bütün bu yazdıklarım masumane bir hatanın zincirleme ilerlemesi varsayılarak yazılmıştır. Allah korusun bir de ilk baştan sahte oyuncu oynatılmaya başlandıysa ve bilerek lisans çıkartılıp onaylandıysa vay ülkemin sporunun haline spor teşkilatının haline ?
İşin bir başka ilginç tarafı, Uluslararası Okul Sporları Federasyonu bu hatanın farkına nasıl
varıyor ? Çok kuvvetli bir ihtimalle ihbar almış gibi görünüyor ? Eğer öyleyse, bir çift cümle de ihbarcıya gönderiyorum… Kardeşim madem ihbar edecektin, madem sahtekarlığı fark ettin neden Kapıkule’den çıkmadan yapmıyorsun bunu da itibarımızı iki paralık ediyorsun ? Ülkenin onurunu hiçe sayan ve sürekli bilgi sızdıran çeteciler gibi davranmışsın resmen ? Biraz erken davransan kol kırılır yen içinde kalırdı ? En azından hesaplaşma içimizde yapılır, dünyaya rezil olmazdık ?
İlgili federasyon görevini yapmış, Allah var. Kendi içinde bulunduğu kepazelik ortaya çıkınca okullara yazı yazmış. Çok da iyi yapmış. Mükemmel olmuş. Sorumlu federasyon işte böyle olur. Spor Genel Müdürlüğü de federasyon ve ilgili Milli eğitim kuruluşuna soruşturma açılacağını bildirmiş.
Son bir ayrıntı; Usulsüzlük sonucu EPİRDEN hocanın yayınladığı haberin bir fotoğrafında sahte oyuncu oynatan sahtekar takımın fotoğraf karesinde en önde bir beyefendi var. Lacivert ya da petrol mavisi renk bir gömleği var. Çılgınca sahtekar takımı alkışlamış ve yüzü onlara dönük durumda. Umarım Okul Sporları Federasyonu yönetim kurulu üyesi veya yetkilisi değildir ?
Aslında EPİRDEN hocanın araştırmacı kişiliğine uygun ne kadar soru çıkıyor değil mi ? Ben birkaç satır yazı yazarken yoruluyorum. Maşallah EPİRDEN hoca ilerlemiş yaşına rağmen bu kadar enerjiyi nereden buluyor, özeniyorum ?
Bana gelince, neden bir voleybol yorumcusu olarak bu konuda araştırma yapıyor yazı yazıyorum denilirse, ben EPİRDEN hoca gibi bu ülke sporunu yönetenlerin kötü yönettiğine inanıyorum. Doğru bildikleri bir çok şeyin de yanlış olduğuna… İşin başına adam getirirken liyakat aramadıklarına inanıyorum. Demokratik olması gereken seçimlere sapına kadar müdahale ettikleri ve yüzlerine gözlerine bulaştırdıklarına inanıyorum. Tercihlerinin tamamına yakınının hatalı ve yanlış olduğuna inanıyorum. Çok ümit bağladığımız sayın Gençlik ve Spor Bakanı‘nın ve hiç ümitlenemediğimiz Spor Genel Müdürü‘nün görevi bırakmalarının sporumuzun kurtuluşu olacağına inanıyorum. İşte bunlar da kanıtlarım. “Milli olalım, bir olalım” sloganını anlayamadıklarına inanıyorum. Ülkesinde olimpiyat takımına giremediği için olimpiyatlarda ülkemizin formasını tercih eden Fransız kadın tekvandocuyu ülkemizin aşığı gibi göstermelerine içerliyorum. Bunu spor teşkilatının başında bulunan Bakanın ağzından duymaya içerliyorum.
Sizler tüm bunları düşüne durun, ben sonraki yazıma başlayayım müsaadelerinizle ?