Kadın Voleybol Milli takımımız Avrupa şampiyonasında Son Dünya ve Avrupa şampiyonu Sırbistan’a 3-2 yenilerek gümüş madalya kazandı.
Aslında çok büyük bir başarı. Ama şampiyon olamadığımız için üzüldük. Çok yaklaşmıştık.
Yine de büyük bir başarı diyoruz çünkü oyuncularımızın çoğu Sırp oyuncularının yedeği. Hal böyle olunca Aslar’ın kazanması şaşırtıcı olmamalı. Örneğin;
Boskovic’in yedeği kim; Gözde Yılmaz
Rasic’in yedeği kim; Zehra Güneş- Kübra Akman
Ognjenovic’in yedeği kim; Ezgi Dilik, Cansu Özbay ( olacak)
Mihajlovic’in yedeği kim? Fatma Yıldırım (muhtemel)
Diğer oyuncularımızda da durum farklı değil.
Peki yenilgimizin nedeni oyuncularımızın yeterince şans bulamamaları mı? Yani yabancı oyuncu kontenjanının yüksekliği Türk voleybolcularının önünü tıkıyor mu?
Başantrenörümüz Guidetti ile 2 yıl önce yaptığımız bir röportajda; Yabancı kontenjanına karşıyım. En iyi oyuncularla rekabet edip forma alan oyuncu başarılı olur. Forması çantade keklik olan oyuncularla başarılı olamazsınız” demişti.
Kendisi de Milli Takım Antrenörlüğü yapmış olan bir başka Türk hoca da;” Türk oyuncuları kolayı seçiyorlar. Oynayabilecekleri takıma gideceklerine parayı alıp yedek oldukları büyük takımlarda durmayı tercih ediyorlar. 18-19 yaşında yabancılar bir çok ülkeye transfer olurken bizim oyuncular Kapıkule’nin ötesine geçmek istemiyorlar. Buradaki sosyal ortamdan kopmak istemiyorlar. Yeterince profesyonel değiller” demişti.
İki farklı görüş var. Kim ne düşünüyorsa eteğindeki taşları döksün ya da sonsuza kadar sussun lütfen.
EVOLEYBOL.COM 
Yazida belirtilen iki goruste farkli degil esasinda her ikisinin de kokeninde rekabet var. Sorum şu :
– yerli yabanci rekabeti olsun , kesinlikle katiliyorum. Peki, antrenorun (ve menejerlerin ) tarafsizligini kim saglayacak? Seçimler bit kişinin kararına baglı olmayacak mı!?
– yerlilerin tecrube kazanacagi yeterince ortam var mi?
– yerlilerin bu sporda gelisim saglamalari icin ekonomik destek nasil saglanacak ( alt liglerin ekonomik durumlari malum)
BeğenBeğen
Maçı 5. sette skor 9-7 iken Busa’nın 4 sayılık servis serisiyle kaybettik, 2 doğrudan hata, 1 tane içeri kaçan top var…Bu u20 takımında bile kabul edilemez…Oyuncularımız ilk6 oynayıp sorumluluk almadan, kritik anları oynamadan ve hata oranlarını azaltmadan, kupa almamız hayal, bir yaz iyi bir antrenörle sıkı çalışmak + seyirci gazı kupaya yetmiyor…
Yabancı sayısının serbest bırakılmasını öneren basketbola baksın, yüzkızartıcı şekilde şu an oynanan Dünya Kupasında ilk 16nın dışına düştük…Ve yabancı oyuncu simsarı yorumcular aynı “rekabet, hakeden formayı giyer” şarkısını söylemeye devam ediyorlar…
Yabancı serbest bırakılsın diyen sosyoloji ve tarih bilmiyordur, bizim kızlarımız bir anda ABDli veya Sırp olup, İtalya, Almanya, Polonya kasabalarının yolunu tutmayacaklar…Bilmem farkettiniz mi yurtdışına giden oyuncular Bulgaristan doğumlu Neriman hariç, bir sene oynayıp geri dönüyor ve bir daha yurtdışına çıkmıyor neden acaba diye düşünmek lazım…
Yapılması gereken eldeki şartlara uygun çözüm üretmek, bu da yabancı sayısını 2ye indirmek olur bu sayede büyük takımlar en az 1 adet yerli smaçörle oynar ve bir dahaki Aş finalinde 5. sette manşet alırken smaçörlerimizin eli ayağına dolaşmaz…
Son olarak yabancı oyuncu konusunda hep rekabet kartı öne sürülüyor, yerli oyuncu yerli oyuncuyla rekabet edemez mi? Ligini yabancı cenneti yapmayan Brezilya, Rusya Çin gibi ülkeler aptal mı? Yoksa isin içinde yeşil renkli başka birşey mi var, kağıttan, üzerinde Amerikan Başkanı resmi olan…
BeğenBeğen