İzmir’in çalışkan Voleybol İl Temsilcisi Hakan Gürsu, geçen hafta beni aradı ‘’Deniz Hocam; Cumartesi günü İzmir’de Sabancı Kongre merkezinde bir hakem seminerimiz olacak. Merkez Hakem ve Gözlemciler Kurulu başkanı Aziz Yener hocamın keyifli bir sunumu olacak. Sizi de aramızda görmek isteriz” dedi.
‘Hocam seminer hakemler dışındaki herkese açık mı?’ diye sordum.
‘Evet. Voleybol oyun kuralları ile ilgili bilgi almak isteyen herkes gelebilir’ dedi.
Dün, bir iki özel işimi bitirdikten sonra seminere gittim. Merkez Hakem ve Gözlemciler Kurulu başkanı Aziz Yener hoca tarafından, İyi bir ses düzeninde, güzel bir salonda, sahnede herkesin görebileceği şekilde güncel videolar eşliğinde oyun kurallarını anlatıldı.
Peki hakemler oyunu kurallarını bilmiyorlar mı? Elbette ki biliyorlar. İnsanoğlu beşerdir, en önemli özelliklerinden birisi unutkanlıktır. Zamanla her şeyin unutulduğu gibi hakemler de bazı kuralları unutabilirler. İşte Merkez Hakem ve Gözlemciler Kurulu bunu göz önüne alarak böyle bir seminer tertiplemiş.
Sadece o mu? Hayır tabii ki değil. Her sene yeni bir sürü kural çıkıyor. Bunların da uygulamaları, uygulanırken yapılan hatalar vs vs….
Peki bütün bunlar sadece hakemler için mi gerekli? Peki ya Antrenörler? Dünkü seminerde Rota Koleji Hocası İlker Alkan ve İzmir Özateş spor kulübünün hocası Halil Özmert’i gördüm sadece. Peki geri kalan Antrenörler?
Hani hava güzel olsa ‘Kırlara, ormana, denize gitmeyi tercih ettier’’ derim. Hava buz gibiydi ve sıcacık salonda güzel bir atmosferde oyun kurallarını öğrenseler, hakemlerle bir araya gelip konuşsa, sohbet etse, tanısalar, onların tarafından biraz baksalardı fena mı olurdu? Ama nerdeee.. Biz de diploma alan ilanihaye ‘Ben oldum!’ diyor. Sanki yeni bir şeyler öğrense, kendini geliştirse rütbesinden bir şey eksilecek. Yeni kuralları bilmediği için de hakem o kuralı uyguladığında Tribünlere dönüp ‘Bizi hakem yaktı’ diye şikayet ediyorlar. Seyirci ne bilsin!
Hasılı dünkü seminer çok güzeldi. Yıllardır mesleki olarak pek çok seminere katılan biri olarak Aziz hocamın sunumunu çok beğendim. Hatta dinlemeyip kendi aralarında konuşan bir iki kişiye dönüp ‘bir sorunuz mu var?’ diyerek salona çekidüzen vermesi çok güzel hareketlerden biri olarak kabul edilebilir.