TÜRKİYE’Yİ SARSAN TRANSFER

Türkiye’ye geleceği konuşulan, ancak Fenerbahçe mi, Eczacıbaşı mı?” sorusunun cevabı kestirilemeyen, daha önce Fenerbahçede altı yıl oynamış ve kimilerine göre adı Fenerbahçe ile özdeşleşen Koreli oyuncu Yeon Koung Kim, nihayet kararını verdi ve Eczacıbaşı Vitra’yı seçti. Oyuncu son anda yaptığı manevrayla, daha doğrusu sporcunun ve menejerinin büyük zekası ve uyanıklığı sayesinde, iki büyük kulübümüzü birbirine kırdırıp fiyatını astronomik rakamlara yükseltmeyi başardı.

Bu tercih sonrası voleybol forumları, grupları ve hayran sayfaları deyim yerindeyse birbirine girdi. Kendilerine taraftar veya takım destekçisi diyenler seviyelerini kaybedip adeta holiganlara dönüştüler. Fenerbahçe taraftarları Kim’e para üzerinden ağır eleştiriler yaparken, Eczacıbaşı taraftarları paylaşımların altına “Fener ağlama” diye başlayan ve sonra ötesine geçen yorumlar yazarak taraftarlıktan çıkıp oldukça holigan bir görüntü sergilediler. Her iki taraftan da örnekler oldukça fazla ama ben bunlara detaylıca girmek istemiyorum.

Biz en başa, Yeon Koung Kim’in dünya arenasına Uzak Doğu’dan açılmasına dönelim. O zamanki adı Fenerbahçe Acıbadem olan temsilcimiz final oynamasına rağmen Şampiyonlar kupası’nı kazanamayınca bu oyuncuyu takıma katmaya karar verdi. Ligimizde o senelerde adeta başka yıldızlar da boy gösteriyordu. Vakıfbank’ta Nikolic ve Glinka, Eczacıbaşı’nda Mirka Francia ve Maja Poljak, Fenerbahçe’de ise; Lioubov Sokolova ve Logan Tom gibi dünyanın en iyi oyuncuları bulunuyordu. Ancak Yeon Koung Kim transferi bu transferlerden bir noktada ayrılıyordu. Önce saydığım oyuncular zaten kendilerini uluslararası arenada defalarca  kanıtlamış ve inanılmaz kariyerlere sahip oyunculardı. Yeon Koung Kim ise daha yeni yeni ortalarda görünen genç bir sporcuydu. Nasıl bir performans sergileyeceği belli değildi. Ancak bu genç oyuncudaki potansiyeli görüp transfer eden Fenerbahçe Universal’in o dönem görevlli olan teknik ve idari kadrosunu ayrıca tebrik etmek gerekir.

Yeon Koung geldiği sene Fenerbahçe Universal amacına ulaşıp Şampiyonlar Ligi’nde zirveye oturdu ve biricik Kim’imiz ‘En değerli oyuncu’ ve’En skorer oyuncu‘ oldu. 2012 Londra Olimpiyatları’nda da en değerli oyuncu olunca Kore Federasyonu ve yetiştiği  Hungkuk Pink Spiders Kulübü bir anda Kim’e  lisans problemleri yaşatmaya başladılar. Sporcunun kariyeri bitme noktasına gelmiş, Fenerbahçe, Dünya Kulüpler Şampiyonası oynarken  bile takımda yerini alamamıştı. FIVB ile görüşen Fenerbahçe sorunu çözmeye oldukça çabalasa da oyuncunun durumu yılan hikayesine dönmüştü. Dünya voleybol gündemini meşgul eden problem Fenerbahçe’nin yüklü bir ücret ödeyip taraflarını memnun etmesiyle çözüldü ve Yeon Koung Kim 6 yıl Fenerbahçe’de oynayarak kariyerine devam etti.

Bu noktada Yeon Koung Kim’in kariyeri ve bu denli başarılı olmasında Fenerbahçe’nin payının büyüklüğü göz ardı edilemez ve ortada bir vefa borcunun olduğu su götürmez bir gerçek.

Kim, Fenerbahçe’deki son sezonunda yani 2016-2017 sezonunda kendi standardına göre nispeten daha düşük bir performans göstermiş ama aynı Kim milli takımlarda oldukça başarılı bir grafik çiziyordu. Akıllara ‘Kulüp içinde bir sorun mu var yoksa aklı mı karıştı? soruları vardı. Fakat bunu kendisinden başka kimsenin bilmesinin imkanı yoktu. Fenerbahçe başkanı Aziz Yıldırım ile sürekli şakalaşması, Aziz Yıldırım’ın “Gel seni, evlendirelim.” demesine “İnşallah, bakalım.” cevabını vermesi ve kaptan Eda Erdem ile bilinen yakınlığı göz önüne alınırsa diğer ihtimal biraz daha güçlü görünmekte.

Oyuncu sessiz bir biçimde 2017-2018 sezonu için Çin kulübü Shanghai’ye transfer oldu. Sosyal medyadan kendisine “Neden daha iyi teklifler almana rağmen başka takıma transfer olmadın?” sorusuna “Ailemi bırakamazdım.”  şeklinde cevap vermişti. Kim, bir sezon oynadıktan sonra tekrar karar vermesi gerektiğini, düşünmek için bekleyeceğini yine sosyal mecralardan belirtmişti. Transfer sezonu açıldığında veya hatta oyuncunun daha sözleşmesi devam ederken Fenerbahçe ve Eczacıbaşı da dahil olmak üzere birçok takımın oyuncuya teklif götürdüğü tahmin ediliyordu. Kulüplerin etik değerlere uyup sözleşmenin son tarihini bekleyip teklif götürmediği de ortada, kimse sütten çıkma ak kaşık değil sonuçta.

Eczacıbaşı’nın bu transferi gerçekleştirmesi ise konuşulanların aksine yanlış değil, parayı veren düdüğü çalar. Elbette her takım daha önce başka takımlarda, rakiplerinde oynamış oyuncuları transfer edebilir. Ancak Gamze Alikaya olayında da olduğu gibi Eczacıbaşı’nın bu konularda çok istekli (!) olduğu da bir gerçek.

Tabi ki sporcu voleybol oynayarak para kazandığı için fiyatının yüksek olmasını düşünecek ancak Kulüplerin Türkiye gibi para değerinin Euro ve Dolar karşısında her gün değer kaybettiği bir ülkede yıllık milyon Eurolar vermek ne kadar doğru? Kulüplerimizin ‘Ben başarılı olacağım, o almasın ben alayım” inatları/kaprisleri yüzünden geliri futbol ve basketbola göre düşük olan bir branş için bu denli astronomik ücretler ödemeye bu kadar hevesli  olması konusunu size  bırakıyorum.

Bu transferin bir de Eczacıbaşı’ndaki Türk oyuncular için ayrı bir noktası var. Fenerbahçe’de oynayamayan Meliha İsmailoğlu bu sene Motta’nın elinde Eczacıbaşı’da oldukça başarılı maçlar çıkarmıştı. Keza Hande Baladin ve Güldeniz Önal da bu sezonun gözde isimlerinden. Şimdi 4 numara smaçörü olarak Amerikalı Jordan Larson ve Koreli Yeon Koung Kim varken önemli maçlarda hangi oyuncumuz bu iki oyuncuyu kesebilir veya kesebilecek? Bu iki oyuncu da oldukça başarılı sporcular, hata kredileri ve egoları yüksek oyuncular, hangi birini hata yapınca çıkarabilirsiniz?

Eczacıbaşı, aynı pozisyonda elinde bu kadar çok ve başarılı oyuncuyu bulundururken dengeyi nasıl sağlayacak merak ediyorum. Ortada sadece performans yarışı değil, ego savaşları da olacak belli ki. Umarım Meliha ve Hande gibi milli takımımız için önemli oyuncularımız bir an önce oynayabileceği yurt içi veya yurt dışı kulüplere kiralanır. Yoksa alt yapılarda oldukça başarılı olan Melis Gürkaynak, Gözde Yılmaz vb sporcular gibi bench sporcusu olmaya dönüşeceklerini görmemek imkansız.

 ÖZETİN ÖZETİ; Eczacıbaşı parasını istediği gibi harcayıp istediği oyuncuyu alma hakkına sahiptir ama transfer sezonunda kararını hemen vermeyen,  bu piyasayı kızıştıran iyi bir menejer ile çalışan ve kendi fiyatını astronomik rakamlara yükselten bir Yeon Koung Kim bence yıllarca ekmeğini yediği ve resmen yetiştiği/piştiği ülkeye bir nebze de olsa ayıp etmiştir.

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s