ANALİG’DE SAHTEKARLIK

Çok mahcubum..

Söz verdiğim bazı şeyleri yerine getiremiyorum bu günlerde. Ama sebeplerim var. Öncelikle içinde bulunduğum yoğun çalışma koşulları bedenimi öyle zorluyor ki.. Akşam odama döndüğümde çoğu zaman bir yerlerde uyur buluyorum kendimi..

Yapmaya, yazmaya söz verdiğim pek çok yazıyı zamanında yazamıyorum.

Bu da onlardan biri. Belki zamanı geçti, belki bir işe yaramayacak bu yazdıklarım ama hiç olmazsa gelecek senelerde bu tür aksaklıkların yapılmasına engel olacak bu durum.

Geçen hafta Batman takımının hocası beni aradı. ‘Deniz hocam bir sorunumuz var, yazıp dile getirir misin? Belki Aziz Yener hocam okur, belki Federasyondan birileri okur da böyle şeylerin olmaması için gereken tedbirleri alırlar’ dedi.

‘Nedir hocam sorununuz?’ dedim.

”Ağabey; Bizim bu hafta sonu, Amasya ilinde Anadolu yıldızlar Ligi yarı final maçları vardı. Bizim kız takımı grubunda Ordu, Adıyaman ve Giresun takımları vardı. Ordu takımına yenildik ADIYAMAN takımını yendik ve finale çıkma maçında Giresun takımı ile oynayacaktık. Buraya kadar her şey normal! Maç öncesi Giresun takımının antrenörüne itirazda bulunduk. İtirazımızın nedeni şuydu. Talimatnamede ‘Bir antrenörün sahaya çıkması için en az ikinci kademe antrenörlük belgesine sahip olması gerekir’ diyor.

Sahaya çıkan kişiye itiraz ettik ve antrenör olmadığı ortaya çıktı. Bunun üzerine diğer salonda oynanan erkek takım antrenörü apar topar sahaya getirildi. Bu kişinin kim olduğu sorulduğunda ‘E… Ö..’ denildi ve belgesi kimliği gösterilmeden  tüm itirazlarımıza rağmen maç başlatıldı. Bizim itirazımız sonucunda hakem taraflı maç yönetti ve müsabakayı 3-1 kaybettik. Maç sonunda sahaya getirilen erkek takım antrenörünün ‘E… Ö..’ olmadığı ve ‘S…A..’ olduğu tespit edildi. Maç bittikten sonra maç çizelgesinde düzeltme yaptılar. Sana maç kağıdını gönderiyorum, bak istersen. Üstelik bu antrenörün de sahaya takımın başında çıkma yetkisi yok. Analig talimatnamesinin 4. Maddesi c bendine göre en 2.kademe antrenörlük belgesine sahip olması gerekirken 1.kademe Antrenör olduğu tespit edilmiştir’ dedi.

‘Sahtekarlık değil mi bu? Bu işlere bakan kimse yok mu? Hakem, gözlemci ne yapıyorlar?’ dedim

‘Var abim. Baş hakem Caner Yıldırım, İl temsilcisi İbrahim Birol Öncül. Bu sorun onlara iletilmesine rağmen bir şey yapmadılar’ dedi.

‘Peki siz ilk antrenöre neden itiraz ettiniz?’ dedim.

‘Sahaya çıkan yaşlı biriydi. Antrenör olmadığından şüphelendik itiraz edince antrenör olmadığı idareci olduğu tespit edildi’. İşin daha acısını söyleyeyim mi Ağabey?  Bugün harcırah almak için kaç sporcu katılmış, kaç antrenör idareci katılmış, onları illere gönderiyorlar. Amasya Gençlikspor spor usulsüzlük yaparak Giresun antrenörü ‘E…Ö’ orada olmamasına rağmen orada olduğunu göstermişler

Biz onlarla konuşunca ‘kız tarafında değil erkek tarafında’ olduğunu söylediler ALLAHIN İŞİNE BAK GİRESUN ERKEK TAKIMI BİZİM ERKEK TAKIMLA AYNI GRUPTAYDI ”ORADA DA YOKTU” DEYİNCE NE DİYECEKLERİNİ BİLEMEDİLER,  SUSTULAR” dedi.

Voleybol bu ülkenin en başarılı sporu diyoruz,

Ama bu en iyi sporun alt yapısında dönenler bunlar.

Açıkça sahtekarlık, üç kağıtçılık, dolandırıcılık ne dersen o. Birileri başka birilerinin emeklerini çalıyor ve buna engel olma, düzen getirme görevi olan Federasyon uyuyor.

Deveye sormuşlar ‘senin neden boynun eğri’ diye, ‘sürekli boynum bükük gezdiğimden’ demiş.

Umuyorum Federasyon ve Dürüstlüğünden adaletinden zerre şüphe etmediğim MHGK başkanı Aziz Yener bu işe bir el koyarlar ve bir daha bunların olmaması için gereken tedbirleri alırlar.