NEYİMİZ DÜZGÜN Kİ FEDERASYON OLSUN!

Daha önce yazdığınız yazınıza ( https://evoleybol.com/2018/03/16/voleybol-federasyonu-ne-yapmaya-calisiyor/ ) istinaden bunları yazıyorum.

Deniz Bey;

Lütfen kusuruma bakmayın ama şunu yazmak zorundayım. Futbol Federasyonu ne ki Voleybol federasyonu ondan iyi olsun?? Bir halk dilinde süregelen bir deyim vardır ‘ ‘Deveye Sormuşlar; ‘neden boynun eğri?’ diye ‘Nerem doğru ki?’ demiş! Mesela Futbol federasyonunda sırf kulüplerin ismi var diye halen lisans veriliyor ve bu kulüpler gırtlağa kadar borç için de! Birileri çıkıp halen futbolun marka değerini konuşuyorlar ! Şike davasına hiç dokunmuyorum bile!!

Halter Federasyonu ne ki Atletizm Federasyonu iyi olsun. Halter de ne büyük sansımız var ki halen Avrupa ve Dünya Şampiyonasına kabul ediyorlar. Doping almış başını gitmiş. Allahtan Atletizmde fazla bir madalyamız yok da olanları da dopingden geri alıyorlar !!

Bunu böyle devam ede biliriz tüm spor dallarına ve federasyonuna.

Voleybol federasyonu farklı mı? Kattiyen değil. Anlatmaya gerek yok! Görüyorsunuz.

Daha önemlisi de tüm bu Federasyonların üstü olan Spor Bakanlığımız ne ki Federasyonlarımız iyi olsun!! Spor Bakanlığının esas işi takım ve bireysel sporlar da sporcu yetişmesini sağlamak değil mi?? Okullar da Beden Eğitimi dersi desen ya yok ya da var olanda da öğretmenlerin iyi niyetin den dolayı var!! Daha bir kaç gün evvel aksam haberlerin de gördüm Trabzon da bir okulun öğretmeni kömürlüğü spor salonuna çevirip Voleybol da Şampiyonluklar kazanmış. Yağmurda karda antrenman yapılabilsin diye. Peki konunun muhatabı olan Spor Bakanlığı yetkililerinden herhangi bir demeç duydunuz mu? Bir takdir, bir tebrik? Ben duymadım. İçişleri Bakanı Sayın Süleyman Soylu Trabzonlu. Peki konuya el attı mı? Henüz yok.

Neden yok?Çünkü Türkiye de sporcu yetişmesini istemeyen bir Bakanlık var !!

Başarılı olmak için dünyanın en uzak köşelerindeki, ismini dahi duymadığımız ya da ‘Harita da göster’ desek gösteremeyeceğimiz ülkelerden yüz binlerce dolar verip sporcu getirmek kolayımıza geliyor. Ve bu da bilinçli yapılıyor!!

Spor Bakanlığı işini yapmıyor, Milli Eğitim Bakanı da ona uyuyor.  Olan da geleceğimize oluyor. Oysa Bakanlıklar bütçe ayırıp kapalı ve açık salonlar yapıp  kullanıma açarsa,  kulüpler de üstüne düşeni yaparsa bu çocuklar ilerde bayrağımızı göklere çektirirler!! Başarı sadece madalya kupa kazanmak değil sporcu ‘sağlıklı insanlar’ demektir. Yetişen her sporcu zaten bir madalya ve kupa demektir.

Bir yandan Voleybol Federasyonu maçları televizyonlardan yayınlatmamakla iyi yapmış aslında.   Gerçi haber almamız engellenmiş oluyor ama böylelikle gerçekte Voleybolda nasıl da zavallı bir durumda olduğumuzu görmemiş oluyoruz.  Bugün paralel olarak İstanbul BB- Halkbank  erkek maçını ve Fenerbahce-Eczacıbaşı maclarını izledim. İki salon da boş gibiydi.  Hani derler ya ‘Mermi atsan kimseye isabet etmez’ diye  aynı o!! Bilet fiyatları 5 tl bilemedin 10 tl giriş ya var ya yoktur bile ! Aklıma şahsen tanıdığım büyük kulüplerin menajerlerinden birinin ”Televizyonlarda maçlarımız yayınlanacağı günlerde salon dolu gözüksün diye  okullara otobüs gönderip çocukları topluyoruz’ sözleri geldi. Tabi ‘İnşallah içlerinden birileri heves ederde bu spora başlar’ diye de eklemişlerdi. Aslında bana göre bu çok güzel bir uygulamaydı. Farkında olmadan bu sporun sevilmesine, yayılmasına hizmet etmiş olabilirlerdi.

Şimdi büyük kulüpler neden böyle bir şey yapmıyorlar? Neden imkanı olmayan çocukları alıp salonlara götürmüyorlar? Neden her şeyi Federasyondan bekliyorlar?

 Gelelim Voleybol Federasyonu Yetkililerine; Ağabeylerim, Kardeşlerim;

Siz geldiniz o koltuklara ama siz iş yapmıyorsunuz! Ya da sizin kontrol mekanizmanız çalışmıyor! En son İzmir de Arkas-Besiktaş maçını izledim. Daha önce de çeşitli maçlar için gelmiştim ve her seferinde bir hüsran ile ayrıldım oradan. Hiç mi temizlenmez o salon?? İzmir gibi güzide şehirde o salonu temizletecek birileri yok mu? Görmüyor musunuz? Yoksa size mi haber verilmiyor anlamadık gitti!!Bilet alıp gidiyorsun otursan oturamıyorsun! Çünkü sıralar o kadar dar ki,  ister istemez önünde oturan kisinin ayaklarını koyuyorsun. Kim yaptı? Neye göre yaptı o mühendisler orayı? Hiç mi salon görmediniz? Hiç mi Avrupa’da maç izlemediniz? Yazıktır, günahtır bir isi de doğru yapın lütfen.

Sözlerinin sonuna gelmeden şunları da müsaadenizle ekleyeyim; Madem yabancı sporcu ve antrenör getirmek serbest o zaman Bakanlık ve Federasyon olarak şunu şart koşacaksın; Gelen hocalar yanında yardımcı mardımcı getirmeyecek, burada Türk çocuklarını eğitecek.  Adam geliyor yetmiyor, maaile, yardımcısı, kondisyoneri, diyetisyeni ile geliyor.  Türk hocalar da boşta kalıyor ve bir şeyler öğrenebiliyor mu bilemiyorum. Mesela benim bir önerim var; Federasyon, kulüplere Transfer sezonu boyunca yaptıkları harcamanın belli bir oranında alt yapıya yatırım zorunluluğu getirsin. Ama getiremez  biliyorum. Çünkü bir daha seçilmeleri  zora girer. O zaman onlar ‘seç beni seveyim seni’ sistemine devam biz de yazmış olalım işte

Deniz bey; Sizin ve okurların başını ağrıttıysam affola

İyi çalışmalar….

1 Comment

  1. Ancak bu kadar iyi anlatılırdı kardeşim..eksiği var fazlası yok…ne yapalım peki işimize bakalım aslana sormuşlar neden boynun kalın diye; Kendi işimi kendim görürüm demiş…

    Beğen

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s