İnsanoğlu ne kadar yükselirse yükselsin, oyun bitince şah ve piyon aynı kutuya konur…
https://www.youtube.com/watch?v=7jxuiDKBxg4
Bugünkü yazıma İzmir Marşı ile giriyorum… İçimden öyle geldi…
Aydın’ın turistik ilçesi Didim’de her akşam günübirlik turdan dönen tekneler İzmir Marşı çalıyor, turdan dönüş saatinde sahilde toplanan vatandaşlar da ellerinde bayraklarla İzmir Marşını hep birlikte söylüyordu… Ta ki geçen güne kadar…
Bu vatansever coşku birilerini rahatsız etmiş olacak ki, kaçakçılarla mücadele etmesi ve sahilleri koruması gereken Didim Sahil Güvenlik Komutanlığı, bir yerlerden emir almış (!) olacak ki, işini gücünü bırakarak, tüm İzmir Marşı çalan teknelere operasyon düzenleyerek, “çevreyi rahatsız ettikleri” (!) gerekçesiyle tekne başına 2,500.00 TL ceza kesti…
Bazen hangi ülkede yaşadığımı tekrar kurguluyorum… Gittikçe artan, heykellerini yıkmaya, başta “Gençliğe Hitabe”si olmak üzere ders kitaplarından çıkartmaya, Milli Bayramları kutlama engelleriyle Cumhuriyet ilkelerini yok etmeye, laik demokratik Türkiye Cumhuriyetini ve onun Anayasasını değiştirmeye koyulan, kısacası akıllarınca Atatürk’ü unutturmaya çalışanlar bunu asla başaramayacaktır !…
Şimdi, gelsinler bana da ceza kessinler ?…
Geçenlerde EVOLEYBOL yazarları olarak gündeme taşıdığımız, 2 voleybol antrenörünün özelleri yerine umumu seçerek paylaştıkları çirkin, seviyesiz ağız dalaşı restleşmesi sonrası içlerinden birisi için yenilir yutulur cinsten olmayan, bazıları bilinen iddialar ve ihbarlar yağmaya başladı… Hepsini bir dosyada topluyor, bir yandan da ciddi şekilde araştırıyorum… Türk voleyboluna gerçekten sekte vereceği endişesiyle şimdilik parmaklarıma konuya ilişkin detaylar hakkında klavye yasağı koydum !… Şimdilik ?…
Yazdık, çizdik, eleştirdik, tahminlerde bulunduk !… Üstün Başkanımızın Avrupa Erkekler Voleybol Şampiyonası öncesinde verdiği iddialı ve kendisinden hayli emin (!) beyanatları şöyleydi;
“Polonya’da madalya kovalayacağız,“
“İçimizden madalya kazanmak geçiyor.”
“İnanın bana, bu olabilir.”
“Erkek voleybolundaki hedefimiz olan madalyayı da yakalarsak bir isteğimiz daha gerçekleşmiş olacak !…”
Sonuç hüsran, gene kocaman bir hayal kırıklığı oldu…
Takımımız gayretliydi, sporcularımız ellerinden geleni yaptılar ama ilk sekize bile giremediler ?… Üstüne üstlük CEV Avrupa klasmanında 1 sıra daha aşağı düşerek 14.lükten 15.liğe tutunabildiler ?… “Tutunabildiler” diyorum, zira ensemizdeki takımlarla da fark sürekli kapanıyor !…
Yukarılardan paraşütle başımıza indirilenler, bir gün de cesaretlerini toplayıp, dürüstçe aynı paraşütle başarısızlığın merkezine inip, cesur ve kapsamlı bir konsültasyon yapsalar, gerçekleri görmezden gelmeseler, liderleri Üstün Başkan gibi önce kendilerini, sonrasında da çevresindekileri kandırmaktan vazgeçseler ?…
Sporda her şey olabilir, ay-yıldızı taşıyan, hepimizin takımına teknik kadromuza, sporcularımıza kızamayız, suçlayamayız !… Bu konuda tek muhatap Türkiye Voleybol Federasyonu’dur, onun da kapısı, şeffaflıktan ve paylaşımcılığından (!) olacak, kapalı ?…
Bu konuda kardeş site VOLEYBOLX‘te Sancak Alabanda‘nın son köşe yazısını zaman ayırıp sonuna kadar özümseyerek okumanızı hararetle tavsiye ediyorum…
Üstün Başkan, Polonya dönüşü tırsmış olacak ki bu kez Erkek Milli Takım Koordinatörümüz Semih Oktay‘ı satranç piyonu gibi öne sürmüş ?…
Bayrağı devralan (!) Semih Oktay‘ın açıklamaları da yaramazlık yapan, söz dinlemeyen çocukların korkudan bahaneler üretip, yaptıklarına akıllarınca kulp bulup, zeytinyağı gibi su üstüne çıkma çabalarına benziyor ?…
Bakın Üstün Başkanın sazını ele alan Semih Oktay‘ın karşısında saf insanlar varmış gibi açıkladığı bahaneler ;
“Takımımızı istediğimiz hedefe taşıyacak Belçika müsabakasında, belki de voleybol sporunda çok az yaşanabilecek bir şekilde kazandık dediğimiz anda, bitiş sayılarında olduğumuz iki seti vererek müsabakayı kaybettik.”
“İtalya müsabakasında kaybettiğimiz üçüncü sette de aynı durumları yaşadık. Çok kritik sayıların oynandığı bu setler de maalesef hakemlerin tercih kararları da hep rakip takımın lehine oldu.”
“Daha önceki yıllarda katıldığımız Avrupa Şampiyonalarına göre ilk defa istediğimiz hedefe çok yaklaştık. Eğer o bitiş sayılarında hata oranımızı azaltabilseydik Final grubuna kalarak tarihi bir başarı elde edebilirdik.”
“Bu şampiyonada Milli Takımımızın bir potansiyeli olduğunu gördük. Sporcularımızın da aynı düşüncede olduğunu biliyorum. Potansiyeli olan genç bir takıma sahibiz. Önümüzdeki dönemlerde daha başarılı sonuçlar elde etme şansımızın yüksek olduğunu düşünüyorum”
Gördüğünüz gibi, koordinatörümüz, bütün suçu şansızlığa, takımımıza ve de hakemlere yükleyip, aradan TVF yönetimini sıyırarak aklamayı (!) düşünmüş, ancak becerisi yetmemiş ?…
Önce güldüm, ama hemen sonrasında kendimi toparlayıp ciddileştim ve bol bol düşündüm !… Veeee, Sancak Alabanda‘ya hak verdim, yazısının altına imzamı attım !… Tıpkı bizim Deniz Arslan Eren Aktulgalı ve Serkan Yılmaz‘nınkilerde olduğu gibi…
Doğru mu yaptım, yanlış mı, ona siz karar verin ?…
http://www.voleybolx.com/yazarlar/sancak-alabanda/eurovolley-2017nin-ardindan/567/
Hocam ben İzmirliyim, eşim Aydınlı.mangal yüreğinle İzmir Marşımıza verdiğin bu büyük protestolu destek için sağol varol. Seni seviyoruz.
BeğenBeğen
Bir Federasyon başkanının hesap vermesi gereken makamlara yada kendisine kefil olan otoriteye milli takımın durumu ile ilgili bilgi verirken popülizm yapması , tabloyu pembe gösterme çabaları olağan karşılanabilir . Belki teknik olarak başarısızlığın temel nedenlerini ,teknik yetersizliğini analiz edemeyebilir yada başarısız olunduğunu saklama ihtiyacı hissedebilir. Bunu ifade ederken halk dilini hatta yöresel şivesini de kullanabilir . Ama koordinatör görevindeki beyefendi bunu aynı yöntemleri kullanarak yapamaz . Yapamaz çünkü eğer yaparsa Sayın EPİRDEN ‘in gayet açıkça ifade ettiği gibi gülünç duruma düşebilir. Bence yine sayın EPİRDEN ‘in ifadesine göre “Sancak Alabanda ” teknik analizi yapmış okuyanları aydınlatmıştır.
Bize göre Akif ÜSTÜNDAĞ federasyonunda milli takımlar koordinatörlüğü görevi Sayın Semih OKTAY ‘ın karizmasının , kariyerinin sonu olacaktır.
Değerli okuyucularımıza bir hatırlatma yapmak isterim. TVF 2016 seçimlerinde Akif ÜSTÜNDAĞ tek başına aday olarak seçime girdiğinde (bize göre bu kesinlikle atamadır ) yönetim kurulunda kimlerin olacağını tahmin etmeye çalışmış çeşitli yorumlara şahit olmuştuk . Benim yazdıklarım aşağı yukarı şöyle idi . İlk günlerden itibaren Özkan MUTLUGİL ile birlikte hareket eden Mustafa EKŞİ ‘nin yönetim kurulu görevini kabul etmeyeceğini ancak dışarıdan Akif ÜSTÜNDAĞ ile birlikte hareket edeceğini yazmıştım . İsteyen varsa araştırsın aynen dediğim gibi birlikte hareket ediyorlar .
Asıl değindiğim ve defalarca değindiğim bir konu ise kariyer , makam sahibi hiç kimsenin yönetim kurulunda yada kurullarda görev almayacağını yazmıştım.
Yani Akif ÜSTÜNDAĞ ‘dan daha yukarıda prestiji olan ,voleyboldaki yada iş hayatındaki kartviziti Akif ÜSTÜNDAĞ ‘dan kalabalık olan kimse bu görevleri kabul etmez demiştim. Merak eden varsa araştırıp incelesin .
Dolayısı ile voleybol erkek milli takımızın koordinatörü bence hem doğru tercih değildir hem de yeterli kartviziti yoktur. İlk göreve geldiğinde başta sayın EPİRDEN yazılarında bu görevlendirmenin doğru ve yerinde olduğunu yazmış iyi şeyler beklediğini belirtmişti. Şimdi açıklamalarına güldüğünü yazıyor. Eeee şapka düşerse kel görünür sayın EPİRDEN .
BeğenBeğen
Hasan hocam voleybol hakem ve gözlemcileri altın çağını yaşıyor . Federasyon başkanımız bize tarihte hiç olmadığı kadar değer veriyor. Önümüzdeki yıl yol masraflarımızı da federasyondan karşılayacağının müjdesini verdi . Ayrıca kıyafet paralarını da bir şekilde karşılayacak .Ama il ve aday hakemlerimiz kıyafet ücretlerini kendileri ödeyecekler . Muhtemelen bizim kıyafet paralarımız onların kıyafetlerine yansıyacak. Hasan hocam dünyanın bir numaralı hakemlerinden olan Ümit hoca göreve geldiğinde yürürlükte olan kıyafetleri beğenmemiş hatta pijamaya benzetmiş ve hakemlere yakışacak bir modele karar verdiklerini açıklamıştı. Birisi de geldi ve Ümit hocaya göre mükemmel olan kıyafetleri değiştiriyor . Bir kaz grubu var önüne gelen bir tüy koparıyor. Birde hocam sınav ve klasmana karşıydılar ama bu dönem kendileri uyguluyor.Artık neye kime inanacağımıza şaşırdık.
BeğenBeğen
Semih bey milli takımın performansını sıradan vatandaş gibi değerlendirmiş. Voleyboldan anlamıyorsanız etkilenebilirsiniz . Bence bu tip basın açıklamalarını Ahmet GÖKSU beyefendi yapabilir.
BeğenBeğen
Daha insanlara gerçeği açıkça açıklayacaklayamıyorlar ülkenin voleybolunu yöneteceğiz diyorlar.Ama onların tek suçu Erol beyden sonra voleybolu bizde yönetiriz yanılgısına kapılmaları. Bakın Özkan beyin esamesi okunmuyor.
BeğenBeğen
Biz kendisinin voleybol oynadığı yılları hatırlamıyoruz ama büyüklerimizden duyuyoruz .Çok büyük voleybolcu ve örnek sporcuymuş yazık olacak kendisine .Keşke hafızalarda öyle kalsaydı . Voleybolda elle dokunur bir icraatı yada geçmişi olmayan birinin emrinde çalışıyor .
BeğenBeğen