Dün, işten çıkmış, yorgun ama işimi iyi yapmış olmanın mutluluğu ile evime dönerken Epirden hocam beni aradı.
‘Bir okuyucun yazdığın yazının altına yorum yapmış. Bir göz at’ dedi.
‘Hangi yazı hocam?’ dedim.
‘Tamam hocam. Eve gidince bakarım‘ dedim.
Dedim ama ‘Hoca aradığına göre mühim bir şey yazılmış olmalı. Belki de şike yapan takımın, oyuncunun ismini biri itiraf etti’ diye düşünmeye başladım.
Eve kadar bekleyemeyecektim.
Yol üstündeki bir alışveriş merkezine girip arabamı pak ettim.
www.evoleybol.com sayfasına girip yazıyı buldum.
‘Voleybol’ rumuzlu bir okurumuz aynen şöyle yazmış.
“Sayın Deniz Arslan Böyle bir haber bu fotoğrafla mı yapılır ?
Final sonundaki kupa töreninde böyle bir görüntü veren Galatasaray ve Fenerbahçe takımları oyuncuları ve çalıştırıcıları taraflı tarafsız herkesin gönlünü kazanmış olup iki takım taraftarları arasında yıllardır gittikçe artan düşmanlığa dur diyebilecek veya kıvılcımını çakabilecek bu anı belgeleyen fotoğrafı böyle bir haberle ilişkilendirmenizi kınıyorum. Saygılarla”
Sanırım yorumu bir kaç kez okudum. Sonra Epirden hocayı aradım. ‘Hocam ben buna bir cevap yazmak istemiyorum’ dedim.
‘Niye evladım?’ dedi şaşırarak. Epirden hoca okurlara çok saygı duyar. Yorum yapan, katkı yapan, yazıyı tartışan okurlara mutlaka cevap verilmesi gerektiğini düşünür. Bu konuda daha önce bir kaç defa kulağımı çekmişliği vardır.
‘Hocam Rumuzlu okurlara cevap yazmak istemiyorum. Biz burada adımızı, soyadımızı, resmimizi, her şeyimizi yazıyoruz. İnsanlar sıradan bir şeyin altına bile bir isim yazmaktan korkuyorlar. Ben bunları kaale almak istemiyorum’ dedim.
‘Evladım; insanlara değil insanları bu duruma getiren sisteme, ortama kız bence. En ufak bir şeyden haklarında soruşturmalara uğruyor, işlerini kaybedebiliyorlar. Onun için sen bir cevap yazmalısın bence ‘ dedi.
Yemek yedim, kahvemi içtim ve telefonu elime alarak cevabı yazdım;
‘Sevgili Voleybol;
Kendimi ‘Tanrıya mektup yazan çocuklar’ filminde ‘Sevgili Tanrım’ diye başlayan çocuk gibi hissettim nedense. Kalkmış Voleybola mektup yazıyorum 🙂
Nedir Allah aşkına bu korkunuz? Adınızı soyadınız yazmaktan korkuyorsunuz ama maşallah ‘ayar’ çekmeyi çok iyi biliyorsunuz. Yani diyelim ki adınızı soyadınızı bu yoruma yazdınız, ne kaybedeceksiniz? Bunu yazdınız diye gelip sizi evinizde bulup dövecek miyiz? Yorum yaptınız diye dava mı açacağız?
Nedir bu isim yazmaktan kaçınma sebebiniz?’ dedim.
Devamını burada getiriyorum;
‘Sevgili Voleybol;
O resim bilerek ve isteyerek kullanılmıştır. Çünkü iddiayı ortaya atan Sayın Başkan ‘Geçen yıl sultanlar ligi final takımlarının oluşumu ile ilgili dedikodular var’ diyor.
Peki Sultanlar Ligi finalini kim oynadı? Fenerbahçe ve Galatasaray
Peki biz kimin resmini koymuşuz? Sibel can ve Hülya Avşar’ın resmini mi?
Bir daha ki yazıda öyle yapalım. Belki okuyucunun daha çok dikkatini çeker.
Bizi kınamak kolay. Ama ortada çok ciddi bir iddia olan ‘şike’ konusu yerine neden dikkati başka bir yere çekmeye çalıştığını anlayamadım. Keşke -eğer böyle bir şey varsa- bunun ortaya çıkması için çabalasaydınız. Daha iyi olmaz mıydı?’
Sevgili Okurlarım;
Okunmak iyidir, güzeldir.
Çok okunmak çok daha da iyi ve daha güzeldir.
Ama anlaşılmak en güzelidir.
Lütfen siz de bizim kadar cesur olun. Olun ki bu çorbada sizin de tuzunuz olsun. Sporun temiz kalması adına hep beraber elimizden geleni yapalım.
Saygılarla.
Bunu beğen:
Beğen Yükleniyor...
İlgili
Sayın Deniz Arslan
Öyle bir yazı yazmışsınız ki nereden cevap vermeye başlasam bilemedim . Rumuz benim tarafımdan herhangi bir şeyi gizlemek , korku vb. nedenlerle seçilmiş bir durum değil . Yazarken öylesine bir seçim yaptım öylede devam etti. Rumuz sizi bu kadar rahatsız ettiyse keşke dip not olarak rumuz ile yorum yapmayın deseydiniz . Yorumcularda o zaman gerçek isimlerini veya rumuz yerine geçecek sahte isimlerini kullanırlar bunlardan kaçınanlarda yorum yapmazlardı. Bu saatten sonra ismimi soyadımı yazmam her halde bir şeyi değiştirmez.
Ben konu fotoğrafın çok özel bir kare olduğunu düşünüyorum o nedenle şike konusuna başlık yapılmasını kınadım. Bu yaparken de hakaret içeren bir metin yazmadım ayar vermeye falanda çalışmadım. Zaten böyle bir şey haddim de değil.
Gerçi Puan cetveli fikir veriyor ancak net kanıtlar olmadan konuşmak bence doğru değil.
Şike konusuna gelince farklı düşünde olmam mümkün değil. Temiz spor için ne yapılacaksa
yanınızdayız. O nedenle bu sitedeki tüm yazıları okuyup bazen kendi fikirlerimi içeren yorumlarda bulunuyorum.
Sonuç olarak verdiğim rahatsızlık için başta Sayın Hasan Uğur Epirden olmak üzere şahsınızdan ve diğer tüm yazar, okuyucu ve yorumculardan affımı rica ederim . Bundan böyle sadece okuyucu olarak devam edeceğim. Sizlere başarılar sağlıklı ve mutlu günler diliyorum .
Saygılarla
BeğenBeğen