ENDİŞELERİMİZİ GİDEREMEDİNİZ SAYIN FARUK ECZACIBAŞI… / Eren Aktulgalı

Sayın Eczacıbaşı;
İlgili Spor Kulübü ile başlattığınız, Türkiye’nin farklı bölgelerindeki genç kızları spora yönlendirmeyi ve genç yetenekleri Türk voleyboluna kazandırmayı amaçlayan bir işbirliği projesindeki olumsuzlukları velileri ikaz edici yazım sorası projeyi zarara uğratacağı endişesi ile açıklama yapma ihtiyacı içinde olmanızı üzüntü ile okudum !…
Anladığım o ki; Yazdıklarımda anlatmak istediğimi tam olarak okumamış ya da size anlatıldığı gibi değerlendirmiş, konunun ilgi çekmeyi amaçlayan mizahi kısmı sadece “Franchising” başlığıma cevap vermişsiniz ?… “Keşke ‘Franchising’ olsaydı ?…” dedirtircesine…
Anlatmak istediklerim; Etikette sunulan marka konu mankeni yapılmış (Eczacıbaşı)… Ürünler ucuzundan işin esas sahibi görünmeyen markanın (Esspor)… Antrenman programları, eğitici antrenörler görünmeyen markanın (Esspor)… Altyapı direktörlüğü kontrolü etiketteki sunulan konu mankeni markanın (Eczacıbaşı)… Sahaya sürülen takım oyuncularına giydirilen forma konu mankeni markanın (Eczacıbaşı)… Sahaya çıkan takımın resmiyetteki etiketi işin esas sahibinin… Voleybola “merhaba” diyen sporcuların kayıt paralarının mislice artmasının sebebi konu mankeni markanın (Eczacıbaşı)… Paralar işin esas sahibinin… Sporcuların başına gelecek herhangi müessif (üzüntü verici) bir olay güvenirliği için kayıt yaptırılan konu mankeni markaya ait değil (Eczacıbaşı)… Belki de tescil edilmiş isminden başka hiç bir varlığı olmayan işin sahibinin…
En önemlilerinden birisi saydığım hatırlatmama ise başka bir kulüpte spora başlamış Eczacıbaşı markasını duyup inanarak kaydını bu oluşuma aldırmış vasat bir sporcu ile ilk hocasının diyologlarını anlatan, isim vermeden bir örnekle başlayacağım… – Hocam merhaba ?…
– Hoş geldin kızım, nereye kayboldun ?…
– Beni fazla önemsememiştiniz ama ben Eczacıbaşı’na kayıt oldum, beni hemen aldılar, artık Eczacıbaşı’nın oyuncusuyum…
Yani kendisini bu yapılanmanın içine dahil ederek konu mankeni Eczacıbaşı’nın oyuncusu sanacak kadar inanmış inandırılmış, düşecekleri psikolojik durumu bile düşünülmeyen, hayalleri ile oynanan gençler ve velileri…

Evet Endişelerimizi Gideremediniz Sayın Faruk Eczacıbaşı..
Markanızı yazınızın inandırıcı olması için böyle bir oluşumun içine soktuğunuz gün bunu nedenleri ile kamuoyuna açıklamalıydınız !…
Bizleri kulübünüzdeki seçilmiş vasıflı alt yapı antrenörlerinin dahi senelerdir yetiştiremediği, Türk voleyboluna kazandıramadığı oyuncuların bu oluşumlarda yetişeceğine mi inandırmaya çalışıyorsunuz ?…
Neden Voleybola katılımın çok olduğu ve bir çok kulübün faaliyet gösterdiği bölgelerde ?… (Türkiye’de farklı bölgelerindeki genç kızları spora yönlendirmeyi ve genç yetenekleri Türk voleyboluna kazandırmayı amaçlayan bir işbirliği söz konusudur) Parantez içindeki açıklamanızla hali hazırda ilgili kulüple faaliyete girdiğiniz bölgelerdeki kulüpleri antrenörleri rencide edercesine hatta yok sayıp, “siz bu işi yapamıyorsunuz, çekilin kenara…” mı demek istiyorsunuz ?…
Alt yapı katılım fiyatlarını artırıp, “bu sporu dar gelirli aile çocukları yapamaz !…” mı demek istiyorsunuz ?…
Madem konunuz rant değil, voleybolu yaymak, yetenekli sporcu yetiştirmek, neden voleybolun imkanlarının az olduğu bölgelerde öncelikle faaliyete geçmiyorsunuz ?..
Yazımın başında da endişe duyduğum gibi siz metni okumamış, sadece anlatanı değerlendirip, organizasyon içinde düzeni bozulanların oyuna na gelmişsiniz kanaatini taşıyorum !…
Keşke eleştiri sebebi olan ranta dönük söz konusu projeler faydalı olsaydı ?… Özellikle Türk bayan voleybolunu bu seviyeye getiren rahmetli sayın Nejat Eczacıbaşı’nın vasiyetine aykırı olan, Eczacıbaşı Spor Kulübü’nün 50. yıl kutlamalarında Türk voleybolcuları yok sayarak. bayan voleybol takımınızın tamamını yabancı oyuncularla doldurma mecburiyetinde kalmazdınız ?…
Hiç şüphesiz, Eczacıbaşı ülkemizin gurur duyduğu uluslararası bir markadır. Uluslararası markanız birileri ile bugüne kadar denenmiş, netice alınmamış, yoğun eleştirilerle dile düşen ucuz projelerden medet uman değil, kendi yarattığı dünyayı hayran bırakıcı, peşinden sürüklediği projeler olmalıdır !…
Eczacıbaşı’na birkaç senedir zarar verdiğine inandığımız idari kadrolarınızı da gözden geçireceğinizi, markanıza yakışır daha büyük projelere imza atan idari kadrolarla yolunuza devam edeceğinizi ümit ediyorum…
Türk voleybolunun gelişmesi için taşın altına elini sokanların izleyeceği yolun rahmetli Büyük Nejat Eczacıbaşı’nın vasiyeti doğrultusunda olması dileği ile…

NEJAT ECZACIBAŞI YAZISI

 

2 Comments

  1. Sadece sayın Nejat Eczacıbaşı’ya karşı mı ters düşülmüştür.? Çok iyi hatırlıyorum (Epirden hoca sağ olsun yazmıştı) Şakir Eczacıbaşı’nın da ruhu inciltilmiştir. ‘Ben sporcuma kadın dedirtmem’ diyen Şakir beyin bu sözüne ihanet edilmiş Eczacıbaşı kadın sözünü voleybolda kullanan öncülerden olmuştur. Ayrıca o efsane mavi lacivert renkleri turuncu siyaha dönüştürülmüştür. Bunları da unutmamak lazım

    Beğen

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s