Gündem yoğunluğundan, birikmiş yazılarımdan baktım ki gene vakit bulamayacağım, gecikmiş bir paragraflık yazımı araya sıkıştırmam gerekti…
VOLEYBOLDA LİGLERİN KURALARI ÇEKİLDİ…
ANCAK BİR SORU HALA CEVAP BEKLİYOR ?…
2017–2018 Voleybol Sezonu Efeler Ligi ve Sultanlar Ligi fikstürleri dün (08 Ağustos 2017 Salı) Ankara Volley Hotel Toplantı Salonu’nda gerçekleşen kura çekimi sonucunda belli oldu…
1. ve 2. Liglerin kura çekimleri de önümüzdeki günlerde yapılacak…
Ancak Voleybol Federasyonumuzun “Kurum Sırrı” olarak açıklamamakta ısrar ettiği bir soru hala cevap bekliyor !…
“Katılım paylarını ve bakiye borçllarını yatırmamış/yatıramamış kulüpler var mı ?…
Varsa hanileri ?…
Gene varsa, bunlar, ihtar ettiğiniz gibi fikstüre dahil edilecekler, lige kabul edilecekler mi ?…
Herkesin bilme hakkı olan bu gizlenen konuların açıklığa kavuşturulması TVF’yi neden rahatsız etmekte *…
Şeffaflık ve paylaşılımcılık (!) gene sınıfta kaldı ?…
BİR BASIN BAYRAMI DAHA BÖYLE GEÇTİ…
24 Temmuz sözde “Basın Bayramı” (!) idi ?…
Günlerini keyiflice (!) yaşayan iftiracı, yalaka yandaş muhteremlerin (!) ve de özgürlüğü kısıtlanmış, elleri kelepçelenmiş basınımızın ortak bayramı ?…
Gazeteciliğin yargılandığı, özgürlüğünün bu denli kısıtlandığı, adaletsizce cezaevlerinde cezalandırıldığı acaba dünyada kaç benzer ülke var hiç düşüneniniz oldu mu ?…
Demokrasinin olmadığı, kopkoyu bir kısıtlayıcı rejim hüküm süren Çin‘de bile benzer olaylara rastlanmaz iken, başımızı iki elimiz arasına alıp, derin derin düşünmemiz gerekir ?…
Basın olmazsa millet olmaz !…
Adalet olmazsa devlet olmaz !…
Unutmayalım !…
Bu şartlar altında “BASIN BAYRAMI” nasıl kutlanabilir ?…
“Bayram” tanımı bu güne özgün sırıtmıyor mu ?
İZMİR MARŞI’NDAN RAHATSIZ OLANLAR BİRER VATAN HAİNİDİR !…
Çok hazin ve düşündürücü bir tablo ?…
Bu güzel vatanın bağımsızlığını sağlayan, 9 eylül 1922’de Mustafa Kemal’in askerlerinin İzmir’e gelişini anlatan, ilk kez 1923 yılında Cumhuriyetimizin ilan edilmesiyle çalınan, aslı “Türk İzmir Marşı” olan coşkun bir yurt sevgisini, bir vatan sevdasıyla bağımsızlığa yürüyüşün simgesi olan bu marştan rahatsızlık duyanlar için söylenecek tek söz “Vatan Hainliği”dir…
Ey bu marşı, ülkemizin birliğine karşı söylenmekle iddia eden, “Bugün maalesef tüm stadyumlarda İzmir Marşı söyleniyor” diyecek kadar alçalan, milli şuurunu yitirmiş Konyaspor Kulübü Başkanı;
İzmir’in dağlarında açan çiçeklerin şehit kanlarıyla sulandığını, bugün sahip olduğun her şeyin, ama her şeyin o marşla anlatılan büyük zafere borçlu olduğunu unutma, sakın unutma !…
Unutmaman gereken bir diğer husus da gençlerin sporun erdemiyle buluştuğu köklü kulübünde onlara örnek olma zorunluluğun ve tabii ki, ulu önderimiz Atatürk‘ün “iyi ahlaklı” sporcu sevdiğini paylaştığı o ilke
edindiğimiz sözlerini…
“İzmir Marşı”nı dinlemekten rahatsız olma, hicap duyma, aksine gurur duy, sende onlara katılıp söyle ?…
Birazcık o yüce kurtarıcına saygın varsa ?
DURSUN ÖZBEK KAFASI…
Son yılların en başarısız başkanı, Galatasaray Kulübü tarimine bakıldığında o başkanlık koltuğuna hiç mi hiç yakışmayan Dursun bey futbol şubesini arkadaşlarıyla birlikte alabora ettikten sonra şimdilerde de kabadayı Fatih Terim ile el sıkışmaya (!) hazırlanıyormuş ?…
Galatasaray Kulübü babanızın çiftliği değildir !…
Bu çatı altında yakışmayanların yeri yoktur !…
Galatasaray Kulübüne yapacağınız en büyük katkı, eç kalmış bile olsanız, derhal istif edip kulübün önünü çmaktır !… Eğer azıcık öz saygınız varsa ?…
37 MİLYON NEREDE ?…
Loto’dan tek kolonla (!) tek başına 37 milyon lira kazandığı iddia edilen vatandaş hala ortada yok !…
Her hangi bir bankaya yatan para da ?…
Gazetelerin tüm mahir istihbarat birimlerinin çabası nafile ?…
Ortada çok pis bir koku var !…
Söylenilerler ayyukta…
“Öyle biri yok, kuponu da ?…”
“Bu bir düzmece… Bu para açık veren (!) örtülü ödeneğe geçecek !…”
Bu iddialar doğru mu bilemem ?…
Ancak doğru değilse, zan altındakiler bu söylentilerin karşısında belgelerle, bu pek talihli (!) vatandaşı kolundan tutup kamu önüne çıkarmalı, paranın nereye nasıl yatırıldığını belgelerle ispat etmeliler !…
Aksi takdirde kokuşmuş ortamda son yılların en büyük sahtekarlığının kahramanları olarak yargı önüne çıkarılmaları gerek ?…
AÇIKLAMA BEKLİYORUZ !…
LALE DİKEREK, VATANDAŞIN MİLYON DOLARLARINI FUTBOLA SAÇARAK BELEDİYECİLİK OLMAZ !… Gündemde tartışılan bir konu var !…
Sporumuza önem vermeleri ve amatör branşları desteklemeleri sevindirici olan, örnek teşkil eden belediyelerin iş futbola gelince, esas belediyecilik görevlerini unutup/pas geçip, futbol takımlarına büyük paralar akıtmaları, halkın hizmet için verdiği, toplanan paraları fütursuzca, sorumsuzca saçmaları…
Bu konuda şimşekleri en fazla üzerine çeken İstanbul Büyükşehir Belediyesi…
Amatör spora, spor okullarına, alt yapılara ayırdıkları bütçe ile verdikleri desteği ne kadar övgüye değer bir hizmet buluyorsak, futbola, özellikle süper ligdeki takımlarına harcadıkları on milyonlarca doları da o kadar müsriflik olarak nitelendiriyoruz !…
İstanbul’un başta alt yapısı, trafiği, imarı, en önemlisi eşiğindeki depreme karşı alınması gereken acil önlemlere yeterince cevap veremeyen Kadir Topbaş‘ın son yaşanan şiddetli yağışların yol açtığı sele “Tabii Afet” değerlendirmesi (!) traji komik bir savsaklama bahanesidir !…
Belediyecilik astronomik bütçelerle futbol takımı kurmak, şehrin rast gele imar durumunu çarpık yapılaşmaya davetiye çıkarıp içinden çıkılamaz duruma getirmek, lale dikmek değil, VATANDAŞININ SORUNLARINI ÇÖZMEYE, RADİKAL YOLLARDAN ACİL ÇÖZÜM BULMAKTIR !…
Spor federasyonları faaliyetlerini daha önce hazırlanmış olan tüzüklerine , Yarışma talimatına , sicil lisans talimatı vs. talimatlara uygun olarak sürdürürler . Bu genel kurullarında seçimle göreve gelenler için de böyledir , bizim federasyonumuz gibi atamayla gelmeye başlayanlar içinde böyledir. Devleti ve sporumuzu yönetenler bunun aksine davranamaz ve usulsüz taleplerde bulunamazlar .2012 yılında olduğu gibi . Spor federasyonları “Adil ” olmak zorundadırlar .Bizimki gibi genel kurul çoğunluğunu voleybolu yıllardan beri taşıyanların dışında üyelerden oluşturan ve adeta atama ile göreve gelenler için hesap verme mercii genel kurul olmadığından ve sadece kendilerini oraya bırakıverenlere karşı sorumluluk hissettiklerinden hala açıklanamayan mali kongrelere şahit olmaktayız .Sayın EPİRDEN şahsınız ve gelişmeleri takip eden okuyucularınız lütfen 2014 yılı komik hatta trajikomik mali kongresini hatırlayınız.Beyhude soruyorsunuz . Sorularınızı ciddiye alması gereken spor bakanlığı ve ilgili genel müdùrlüğüdür. Ancak bu harcamalarda onlarında katkısı yoksa bu kadar duyarsız olabilirler.Bırakalım spor teşkilatını aynı koşullarda yarışan ve tüm mali yùkümlùlüklerini yerine getiren hiç mi spor kulübü yok ve hiç mi yazılarınızı okumuyor, ihbar kabul etmiyorlar ?İki satır yazı ile ” biz yùkümlülüğümùzü kuruşu kuruşuna yerine getiriyoruz getidmeyen varsa bilmeliyiz bu yapılan eşitlik ilkesine aykırıdır diye sormuyor ? Yoksa hiç birisi borcunu ödemiyor da o nedenle mi seslerini çıkartamıyor ? Federasyon o nedenle mi istediği gibi at koşturuyor ? O zaman kaldırsınlar katkı payını bizede sıkıntı olmasın .Ve artık devletin ilgili makamları bıraksın sizi ve bizleri siyasi bir rakip gibi görmeyi sesimize kulak versinler .
BeğenBeğen