MANAVGAT CUP’ın açılışında sevgili Hülya için 1 dakikalık saygı duruşu yapıldı… Onu bir kez daha rahmetle anıyoruz…
UNUTULMAYACAKSIN HÜLYA…
Sağlık reformlarıyla övünen Hükumet, ne acı ve düşündürücüdür ki, meme kanseri hastalarının kullandığı NOLVADEX adlı ilacın ocak ayından beri, TAMOKSİFEN isimli ilacın ise nisan ayından beri piyasada bulunmamasına aldırış etmiyor, hastaları resmen göz göre göre ölüme terkediyor ?…
Koca Türkiye Cumhuriyeti Devletin‘i yönetenlerin, özellikle Sağlık Sosyal Yardım Bakanlığı’nın bu ilgisizliği hasta ve hasta ailelerinde tarifsiz bir çaresizlik ve öfke yaratmış durumda…
Keşke kişiler “Az laf, çok iş” üretebilseler de buna benzer ayıpları yaşatmasalar ?…
Zaten Atatürk‘ün kurup bizlere armağan ettiği laik demokratik, çağdaş Türkiye Cumhuriyeti Devletimiz artık imamlar tarafından yönetilmiyor mu ?…
Bakanlar, bakmayanlar, bakamayanların (!) hepsi İmam Hatipli değil mi ?… Tüm devlet okulları İmam Hatip okullarına dönüştürülmedi mi ?… Milli Eğitim müfredatı kökünden o zihniyete uygun değiştirilmedi mi ?… Sporumuz, özellikle bayanlarda o görüşle yönetilmiyor mu ?…
Son müjdeyi de zaten aldık ?…
Müftüler de nikah kıyacaklarmış ?…
Allahtan ben yırtmışım ?…
Medeni Kanunumuz da birçoğu gibi ayaklar altında…
Yarın “ÇOK EŞLİLİK” de gündeme getirilir, Atatürk‘ün kurduğu yüce mecliste kabul edilirse kimse şaşırmasın… Araplaşmaya doğru gerisin geriye koşa koşa gidiyoruz ?…
Şimdilerde kafamda aldı mı beni bir düşünce ?…
Yakında, en kötü ihtimalle 3 sene sonra yapılacak olan TVF Genel Kurulu’nda Başkanlığa ya bir imam getirilirse diye kendi kendime solo beyin jimnastiği yapıyorum…
Düşünebiliyor musunuz, Mutlu Başkanı, Üstün Başkanı arayacağımız günlerinde olabileceğini ?…
Şaka gibi, kabus gibi ?…
Biz yaşayacağımızı yaşadık, Yaradan izin ve sağlık verirse de doğrulardan, verilen emanetten yana mücaelemizi son nefesimize kadar ne pahasına olursa olsun vereceğiz !… Ama ya bugünün gençleri, yeni doğan bebeler ?…
Onlara nasıl bir dünya bırakacağız, onun derin endişesini taşıyor, kahroluyorum…
Dün bir yazı yayınladım, biliyorsunuz ?…
“BENİ ARTIK YOK SAYIN, SANAL DÜNYA DAHİL HEPSİNDEN ÇEKİLİYORUM !…”
Manşete taşıdığım bu sözler bana değil, ülkemizin çok değerli sembol idarecisi, kadim dostum sevgili Nur Gençer‘e aitti…
Onun bu sitemkar ve küskünlüğünü ifade eden sözlerinden yola çıkarak birşeyler paylaştım…
Ama baktım ve gördüm ki bir çok okurum, dostum yazının içini açıp okumamış, başlığını görür görmez sözlerin bana ait olduğunu zannederek yorumlarda bulunmuş, gelen telefonların da haddi hesabı yok ?…
Oysa bu çok özel sitemizin yayın hayatına girerken sloganı “BAKMAK İÇİN DEĞİL, OKUMAK İÇİN…”di… Hatta bu slogan o denli benimsendi ki bir kardeş site de aynısını kullandı…
O yazımı okuyamayanlar, okuyup da özümseyemeyenler için aşağıda linkini veriyorum…
Ve gurur duyacağımız tablolardan biri…
Eğitim ile sporu mükemmel entegre eden Amerika Birleşik Devletleri’nde yüzümüzü güldüren, gurur kaynağımız, çağdaş Türk gencini en iyi temsil edenlerden biri olan Merve Tanyel‘i ve başarısını geçen yıl bir yazımda keyifle anlatmıştım…
Bugün de internette gezinirken bir diğer gencimizin başarısını görüntülerle izleme fırsatım oldu…
Yiğit Ural…
Hepinizin yakından tanıdığı, Eczacıbaşı’nın eski Milli voleybolcusu, sonrasında menajeri, Bir zamanlar “Amerika da voleybol yok, giderseniz voleybolu unutur dönersiniz !…” diyen Nalan Ural‘ın oğlu…
Amerika Birleşik Devletleri’nde basketbol yeteneği ile burslu olarak okuyor… Bunu gerçekleştiren profesyonel bir aracı kurum tarafından bir okula yerleştirilmiş… İnşallah daha büyük başarılarını duymak, izlemek fırsatımız olur ?…
https://vimeo.com/227229286?ref=fb-share&1
Bugün daha fazla uzatmayıp, burada kesiyorum…
Bol bol düşünesiniz diye ?…
Yarınki yazım için ben de biraz elimdeki malzemelerden gene bir saksı kaktüs (!) hazırlayayım, gül arıyorum, bulamıyorum da ?…
Amerika da voleybol yok giderseniz voleybolu unutur dönersiniz diyen Nalan Ural ın oğlu bileğinin hakkıyla oraya gidemiyor bu aracı kurumlar para karşılığı sporcuları Amerika da yerleştiriyor…siz hala bu camiadan hayır bekliyorsunuz esasında bunların hepsini afişe edeceksin…
BeğenBeğen
Utanmazlar,arsızlar , Eski spor bakanı Akif Çağatay KILIÇ ‘ın çabaları ile Samsun’ a alınan işitme engelliler olimpiyatı devam ederken tüm ekip olarak Samsun” a gidip bakanın k..ç ‘ ında dolaşan yalakalar , bakan değişikliğini duyar duymaz Samsun’ u boşalttılar.Hani sormuşsunuz ya Hasan hocam siz bu işin neresindesiniz diye ?
Voleybol yada işitme engellilerin başarısı kimseyi ilgilendirmiyormuş.Asıl amaç bakana yakın olmakmış.Şimdi biz kime yanalım ? Akif Çağatay KILIÇ ‘ a mı , işitme engellilere mi , sporumuza mı ‘ voleybolumuza mı neye yanalım Hasan hocam ?
BeğenBeğen
Sayın Ahmet Çelik bey Epirden hocamız hep dilinden düşürmez diğer federasyonlarda olduğu gibi voleybolun da politize olduğunu. Bunlar normal. Ama yeni bakanla bakalım neler olacak hep birlikte göreceğiz. Bugüne kadar koltuğunu koruyan ama sporumuza ne verdiği, ne yaptığı bilinmeyen GS müdürü sayın Mehmet Baykan bakalım bu kez de yırtabilecek mi? Epirden hocama sorularım var? Sayın hocam yeni atanan bakanı nasıl buldunuz? Neler yapabilir? Mehmet Baykan’ı görevden alabilir mi? Başta voleybol ve futbol federasyonları olmak üzere başarısız federasyonlara bir yaptırımı olabilir mi? Federasyonlar hükümetin kuklası olmuş durumda. Tablo çok kötü değil mi hocam? Son sorum da bu kız takımımızın durumu ne olacak? Sizce ümit var mı? Yazılarınızla çevrenize ışık ve bilgi saçıyorsunuz. Herkes sizi okuyor takip ediyor. Voleybol basını da uykuda maşallah. Uyusunlar da büyüsünler
BeğenBeğen