‘Düştüm mahpus damlarına öğüt veren çok olur’ diye muhteşem bir şarkısı vardır Rahmetli Cem Karaca’nın. Bu yazıyı okumadan önce onu dinlemenizi tavsiye ederim.
Buna benzer bir başka Atasözü de ‘Araba devrilince yol gösteren çok olur’ dur. Atalarımız yaşadıkları acı tecrübeleri özlü sözlerle bizlere aktarmaya çalışmışlar.
Bu iki sözün de anlamı aynıdır. Önceden hiçbir şey söylemeyen, yol yordam göstermeyip bir köşeden izleyenler sorunlar ortaya çıktıktan sonra ‘Şöyle yapsaydın böyle olmazdı’ diye akıl verirler.
Çok şükür biz onlardan değiliz. Biz araba devrilmeden önce yol göstermiştik. ‘Bu yol bozuk, kasisli yol. Hızlı gidersen araba şarampole yuvarlanır’ diye uyardık.
İspatı kolay. Ahanda burada! ( https://evoleybol.com/2016/10/24/turk-takimi-dunya-sampiyonu-ama-ben-uzuluyorum-deniz-arslan/ )
Orada ‘’Bu kadar yabancıya para verip onları toplamak bir başarı mı? Türk Voleyboluna ne kazandıracak? Voleybolumuzun geleceğine ne gibi bir katkı sunacak?’’ diye sormuşum.
Nasıl bir katkı yaptığı ortaya çıktı. Çok geçmeden hem de!
Yabancı cennetine dönen yurdumuzda, onlardan arta kalan zamanda oyuna kenardan giren, hatta bazıları hiç oyuna girmeyen Türk kızları, 2017 Dünya Grand Prix maçlarına çıktı.
6 maçta tek galibiyet 5 mağlubiyet aldık.
Şimdi suçlu aramanın, cadı avına çıkmanın zamanı değil. Ama illaki bir suçlu göstermek gerekiyorsa Türk sporunu ve Türk Voleybolunu yönetenler bu konuda ilk suçlanacak kişilerdir.
Uyarmıştık ama dinleyen olmadı, olan oldu. Artık yaralıları usulüne uygun bir şekilde hastaneye taşıma ve onların tedavi olmasını sağlama yani ‘ÇÖZÜM’ zamanı.
‘Peki çözüm nedir?’ diye soranlar olacaktır. Elbette benim de kendime göre düşüncelerim, çözüm önerilerim var ama Voleyboldaki tek akılı ben değilim. Benden çok daha tecrübeli insanlar da var. Kimisi ‘Yabancı oyuncu sınırlaması olmamalı, Türk oyuncular onlarla mücadele etmeyi, kendini geliştirmeyi öğrenmeli’ diyor. Kimisi de ‘Yabancı oyuncuya mutlaka bir sınırlama getirilmeli. Böylece ister istemez takımlar iyi oyuncu yetiştirmek zorunda kalacaklar’ diyor.
İşte bu ve buna benzer görüşleri ifade edebilecekleri bir toplantı, bir konferans bir bir ‘Voleybol Şura’sı yapılmalı. Hatta bir değil birkaç tane. Ülkenin en iyi hocaları, yöneticileri ve hatta yabancı hocalar, konuşmacılar da çağırılarak herkesin katılabileceği şekilde bir organizasyon yapılmalı. Federasyon bunu yapacak diye bir kaide yok. Çalışkan İl temsilcileri, Sporla ilgili kolejler, Üniversitelerin spor bölümleri ya da Her Yerde Voleybol Platformu gibi oluşumlarda bu işi yapabilirler.
Oradan çıkacak kararlara göre de yeni stratejiler geliştirilmeli. Görülüyor ki gidişat iyi değil.
Görülüyor ki kazayı geçirmişiz ama henüz ölü yok. O zaman yaraları tedavi etme zamanı.
Ey bu yazıyı okuyan değerli okurum;
Senin bir çözümün var mı? Bu durum seni rahatsız ediyor mu? Kendini sorumlu hissediyor musun?
EVOLEYBOL.COM 
Çözüm gayet basit, Erol Başkanı danışman yapmak için çaba gösterin. Onun her dediğini de yapın.
BeğenBeğen
Hak, hukuk, Adalet. Galiba Adama göre iş degil, íşe göre adam seçmeyi öğrenmemiz gerekiyor. Birazda emeğe saygı lazım. Emek hirsizlarin emekcilerden değerli olduğu bir camiadan daha fazla ne bekliyorsunuz ki
BeğenBeğen
Sayin Epirden,
Gecen gun Turkiye –Italya macini seyrettik, tahminen bircok voleybolsever seyretmistir. Sunu uzulerek kabul etmek zorundayiz Turkiye bayan A milli takiminda oynayan oyuncularimiz A milli takimda oynayacak seviyede degiller.
Kensinlikle Fatma Yildirim, Meliha Ismailogullari, Dicle Nur Babat, Cagla Akin, Asli Kalac bu takimda su anda hizmet edecek fiziksel durumda degiller.
Ben Guidetti gibi cok tecrubeli bir antrenorun bu takimin oyuncularini sectigine inanmiyorum vaya inanmak istemiyorum bu secmeler nasil yapildi veya kimlerin bu secimlerde rol oynadigini umarim TVF aciklar ama Italya macinda seyrettigimiz milli takim tam bir hayal kirikligi ve ileriye donuk hicbir umut vermedi.
Bugunku voleybol dunyasinda atletik kabiliyeti yuksek olan uzun boylu oyuncular takimlarina daha cok katki sagliyor. Hepimizin bildigi gibi Voleybol takim oyunu ve takim icindeki oyuncularin biri biriyle ahengi, cabukluk ve teknik bilgi ve ozguven kazanma hirsi ve istegi cok onemli.
Planli ileriye donuk calsmanin urunudur basarinin sirri, cok garip bir durum var su anda, Kulup takimlari parasini verip dunyanin en kalbur ustu oyuncularini bunyelerine dahil edip voleybolda kimselere Avrupada ve dunyada kupa birakmiyorlar bu basarilar ile herkes iftihar ediyor cok guzel ama su anda milli takim bazinda beklentilerin dogrultusunda ayni basariyi yakalaya bildikmi son 4 yildir ?
Dunya sampiyonu genc takimlar cikardi Turkiye, sonrasinda bir cok oyuncu kayip oldu gitti.
Su anda A Milli takimda oynayan bazi oyuncularimiz o takimin oyunculari ama voleybolda oyuncusu olarak oyunlarini ilerletemediler. Bircogu takimlarinda kenarda yedek bekliyor.
Sonra bu oyunculari milli takima alip buyuk beklentilerin altina sokmak ne derece gercekciliktir. Turkiye’de kulub takimlarimin basarisina onem veriyorsak milli takimin basarisina daha az onemmi vermemiz gerekiyor? Ikisinin ayni basariyi yakalamadigi hepimizin malumu.
Sahsi fikrim ivedilikle TVF nun Bayan voleybolunun icinde bulundugu bu cikmazdan cikarmak icin herkesin katilacagi bir Voleybol kurultayi toplayip bu spora gonul vermis yuzlerde antrenor, spor yazarlari ve eski ve yeni sporcularin katilacagi, sistematik ve kroniklesmis sorunlarin masaya yatirilacagi ve acil kalici ileriye donuk kalici politikalar, yol haritalari cizip sorunlara cozum bulma zamani geldi. Aksi halde yillarin emegi, alin teriyle iyi seviyelere getirilen bayan voleybolunun gelecegi ne yazikki hic parlak gorunmuyor.
Kendimizi kandirmayalim, zaman kendi ulkemizin sporcularina inanip imkan verip daha profesyonel, cok calisma daha evrensel ileriye donuk yeni bir sayfa acma ve uygulama zamani.
BeğenLiked by 1 kişi
Sayın Deniz ARSLAN ,sizinle ilk ve son görüş ayrılığımız şu an şarampole yuvarlandığını gördüğünüz voleybolun direksiyonun da oturan Akif ÜSTÜNDAĞ için oluşmuştu. Siz objektif bakış açısı ile acaba iyi şeyler olur mu, denemekte ,zaman tanımakta fayda görür müyüz düşüncesine sahiptiniz. En büyük etkeninde Beyefendiyi tanımıyor olmanızdı. İki dakikada yemek masasında size paylaşımcı ,dürüst , sorun çözmeye istekli ve yetenekli olduğuna inandırıverdi. Ama o iş öyle basit değil . Nitekim sonuçları hepimizden iyi analiz diyorsunuz.
Brezilya’yı yeniyorduk, Çin ‘i yeniyorduk ,İtalya’yı A.B.D . ‘ni yeniyorduk. Ne oldu birden ? Artık süreci yazmayacağım aynı şeyler çünkü.
Akif ÜSTÜNDAĞ bütün liglerin fikstürünü yapabilir . Bu yetenek ona A.S.K.F yöneticiliğinden gelmiştir. Ama voleybolu asla ve asla bir yere taşıyamaz .
Çözüm mü sordunuz ? En az 10 yıl daha çözülemez . Bunlardan yetenekli biri gelirse belki ..
BeğenBeğen