A Milli Bayan Voleybol takımımız Giovanni Guidetti ile yaptığımız sohbet’in ilk bölümünü geçen hafta yayınlamıştık. ( https://evoleybol.com/2017/05/11/basima-bir-is-gelirse-sorumlusu-guidettidir/ )
Oldukça uzun süren konuşmamızın ikinci bölümünü bu gün gönül rahatlığı ile yayınlayabiliriz. Çünkü Vakıfbank Japonya’nın Kobe şehrinde yapılan Dünya Kulüpler Kupasında şampiyon olarak ülkemize döndü.
Özellikle bu turnuvanın da bitmesini bekledim. Çünkü ‘Yazdıklarınız moralimizi bozdu, turnuvaya konsantre olamadık, sizin yüzünüzden kaybettik’ diye kimsenin bahanesi olmasın istedim.
‘‘Takımlarda Yabancı oyuncu sayısının çokluğu Milli Takım için bir sorun mu sizce?’ diye sormuştum.
Öyle ya pek çok kişi Üst düzey takımlarımızda yabancı oyuncuların fazla olması nedeniyle Türk oyuncuların oynamak için yeterince zaman bulamadığını, sürekli yedek kaldıkları içinde öz güvenlerini kaybettiklerini, dolayısıyla Milli takımın Dünya sıralamasında gittikçe düştüğünü söylüyordu.
‘Ben yabancı oyuncu sayısının bir sorun oluşturduğunu düşünmüyorum. Bence Türk oyuncularının kafalarını değiştirmeleri gerekiyor’ dedi. Konuşurken biraz sinirlenmişti.
‘Eğer buraya gelip oynayacaklarsa sadece 500-600 bin lira alıp benchte oturmayacaklar’ dedi Türkçe ve İngilizce kelimeleri aynı cümlenin içinde kullanmıştı. Mesela ‘beş yüz altı yüz bin’i söylerken Türkçe söylemişti.
‘’ Çalışacaklar, buraya gelen dünyanın en iyi oyuncuları ile rekabet etmeyi göze alacaklar. Çok çok çalışıp onların önüne geçecekler, hak edecekler. Ben Antrenör olarak onda o isteği, o arzuyu görmeliyim. Burası Dünyanın en iyi oyuncularının olduğu bir takım ve bu rekabete hazır oyuncular burada olmalı!. Eğer yapamayacaksa bu takıma değil, daha az kazanacağı ama oynayacağı, kendini en iyi şekilde hazırlayacağını düşüneceği bir takıma gidecek. İyi olduğunda da o formayı alacak. Bak mesela Kübra, Naz, Gözde. Çok iyi oyuncular’ diye sahada antrenmandan çıkan oyuncuları gösterdi.
Doğrusunu söylemek gerekirse ben olaya hiç de bu yönden bakmamıştım. Ancak karşımda 9 yıldır bu ülkenin en üst düzel takımında antrenörlük yapan ve Almanya, Hollanda gibi ülkelerin Milli takımlarını çalıştıran genç ama tecrübeli bir antrenör vardı. Kariyerindeki başarıları da göz önüne aldığımda ‘Dünyanın en büyük’ hocalarından biriydi.
‘Bırak abi ya, o kim ki bütün bunları söylüyor’ diye burun kıvıran çok insan olacağını şimdiden tahmin ediyorum.
Keşke Türk oyuncular biraz okusalar.
Keşke sadece oyuncular değil, Voleybol ile ilgili herkes Guidetti’nin bu söyledikleri üzerinde kafa yorsa. Buna Türk meslektaşları da dahil.
Yazı uzadı.
Yazının ebatlarına bakıp okumaktan vazgeçenler olmasın diye şimdilik son veriyorum.
Ama Guidetti ile konuşmamıza devam edeceğim
EVOLEYBOL.COM 
İyide oynamayan oyuncu nasıl kendini gösterecek. Bakıyoruz Vakıfbank en zayıf rakibine karşı oynarken bile tam kadro sahada oluyor. Yedek olarak görünen Türk oyuncular 1 tam set bile zor şans buluyorlar. Oynatmayacaksa bu kadar derin kadroya gerek yok. Abondanza bu konuda kadrosundaki oyunculara daha fazla şans veren bir antrenör. Rotasyonu en az uygulayan kişi bence Guidetti. Hiç öyle kendilerini göstersinler kafalarını değiştirsinler falan demesin. Önce kendi kafasının değişmesi gerekiyor.
BeğenBeğen
Oyuncunun kendini göstereceği yer ille de maç mı olmalı? Bu düzey takımlar günde iki defa antrenman yapmıyorlar mı? Oyuncular burada antrenörün gözüne girmeli.
Hiç bir antrenörün ‘kendi ayağına sıkacak şeyler’ yapacağına inanmıyorum.
Elde ettiği başarıları göz önüne aldığımızda Guidetti Türkiye’ye gelip geçmiş en başarılı Antrenördür.
Biraz söylediğine bu manada kulak vermek gerektiğini düşünüyorum
BeğenBeğen
Guidetti başarılı bir antrenör. Buna kimsenin itirazı olamaz sanırım . Ancak bu sezona baktığımızda Özgenur, Melis Durul, Cansu Çetin ve bunlara Melis Gürkaynak ta ilave olunabilir.
Ne kadar oyunda kaldılar. 2-0 ve 20-10 geri oldukları Eczacıbaşı maçında seti ve dolayısıyla maçı çevrilmesinde en büyük katkıyı veren bu oyuncular değil miydi(Cansu Özbay dahil) ? Bir sonraki maç yine klasik altılı ile maça başlandı. Benim anlatmak istediğim belirli maçlarda veya setlerde kadro derinliğini kullanarak herkese şans vermek ve oyuncuları daha hazır tutmak gerekir . Oyuncular kendilerine verilen bu şansı kullanamazlar ise zaten takımda tutulmalarının da bir anlamı yok diye düşünüyorum. Eğer 12 kişilik kadro varsa hepsinden bir şekilde yararlanmak ve onları hazırlamak oyuncunun olduğu kadar antrenöründe görevi olmalı. Bu Guidetti’nin tercihi söylediğinde mutlaka haklılık payı vardır. Ancak oyuncuları kazanmak adına belli setleri ve hatta maçları riske edebilir. Sonuçta şampiyon play off ta belirleniyor.
Saygılarla
BeğenBeğen