Vakıfbank antrenmanına gittiğimde, takımın masörü Sabri Erdoğan ile onun odasında yaptığı işleri konuşurken içeriye bir oyuncu girdi.
‘Deniz Hocam seni Melis’le tanıştırayım. Her takımda mutlaka bundan bir tane olması lazım’ dedi Sabri Erdoğan
‘Neden hocam?’ diye sordum
‘Hocam her şeyden önce çok iyi bir insandır, pozitiftir, iyi huyludur, ‘Ne oldum delisi’ değildir. Bunun yanı sıra çok iyi bir oyuncudur, oyundaysa elinden gelenin en iyisini yapmaya çabalar, kenarda ise her daim hazırdır, arkadaşlarını motive eder, oyuna küsmez’ dedi
‘Yapma Sabri ağabey’ dedi Melis utanarak
‘Bir de mütevazidir, yardımseverdir, yapıcıdır’ dedi.
‘Ne zamandır oynuyorsunuz?’ diye sordum
‘9 yaşından beri Voleybol oynuyorum. Vakıfbank’ın alt yapısında başladım. Galatasaray ve Beşiktaş’ta bir dönem oynadım. Sonra yine Vakıfbank’a döndüm’ dedi.
‘Bir yazı yazalım sizinle ilgili’ dedim
‘Yapmayın lütfen. Ben sadece oyuncu olarak yapmam gereken şeyleri yapıyorum o kadar’ dedi
Özellikle her şeyden şikayet eden, bir türlü mutlu olmayan, bir kere bir maçta oynadı mı kendini dünya yıldızı zanneden, oynamadı mı hayata küsen genç oyuncuların Melis Gürkaynak’ı örnek alması için bu yazıyı yazdık.
Evoleybol ailesi olarak Melis Gürkaynak’a spor hayatında başarılar diliyor, her takımın böyle oyunculara sahip olmasını temenni ediyoruz.