Geçen sene İzmir’de oynanan Türkiye Sultanlar Ligi playoff maçlarını izlediğimde “Bir yıldız doğuyor” başlığı ile bir yazı yazmış, Hande Baladin‘den bahsetmiş, “Türk Milli takımı için önemli olabilecek oyunculardan biri, mutlaka üstünde durulmalı” demiştim.
O yazıdan sonra bir antrenörümüz bana “Hande iyi güzel ama orta oyunculuktan gelme olduğu için manşet sıkıntısı yaşıyor, bunun mutlaka çözülmesi lazım” demişti.
Eczacıbaşı- Vakıfbank arasında oynanan Türkiye Sultanlar ligi 3.’lük, 4.‘lük maçlarını sahada izlediğimde aradan bir yıl geçmiş olmasına rağmen Hande‘nin manşet konusunda hala sıkıntı yaşadığını gördüm.
Geçen yıl İzmir‘de bir hocanın gördüğünü Guidetti görmez mi? Kenardan verdiği işaretlerle servisleri sürekli Koshaleva ve Hande‘nin üstüne attırdı.
Dün katıldığım Vakıfbank antrenmanında Guidetti 1 saat manşet çalıştırdı. Hatta “Dünyanın en iyi yıldızları hala bu düzeyde bile manşet karşılama öğreniyorlar!” diye düşünmüştüm.
Şimdi gelelim zurnanın zırt dediği yere;
İzmirli bir antrenörün gördüğünü Barbollini ve Eczacıbaşı‘nın kenar yönetimi niye göremedi? Gördü de çözüm mü üretmedi? Hande mi çalışmadı? Niye hala aynı sorunu yaşıyor?
Bu işe kim çözüm bulacak?
Maçtan sonra Vakıfbank masörü Sabri Erdoğan‘ı tebrik ederken Hande yanımızdan geçti. Kendisine seslendim, durdu. “Bu gün ne oldu? Niye böyle dağınık oynadınız?” dedim.
Yüzünü buruşturdu “Benim açıklama yapmam doğru olmaz” dedi.
“Peki o zaman. Milli takım ve senin durumun ile ilgili konuşalım” dedim.
Amacım bu sorunu çözmek için ekstra bir çalışma yapıp yapmadığını öğrenmekti.
“Onunla ilgili de pek konuşmak istemiyorum” dedi.
“Peki. Ben bir yazı yazacağım sizinle ilgili, umarım okursunuz” dedim.
“Ben pek okumam” deyip gitti.
Mahkemelerde “her şeyin ortada olduğu durumlarda” genelde avukatlar “Başka sözüm yok sayın yargıç!” derler.
Ben de aynısını diyorum.
‘Allah yolunu açık etsin!‘ dedim ve yazıyı bu cümle ile bitirdim. Bitirdim ama içim rahat etmedi ki! Neticede karşımızda 20 yaşında bir kızımız var. Bir iki nasihat verelim; Bak Sevgili kardeşim; “ikra!” yani “oku!”
Pek çok akli melaiken gelişir. Yanısıra belki bu vesileye manşetin de gelişir. Türk Milli takımının sana ihtiyacı var çünkü…
1 Comment