Voleybol dostları;
Voleybol sevdalıları;
Voleybolla yatıp kalkanlar,
Hepinize merhaba ?
Epirden hocama söz verdim ama araya ailevi sorunlarım girdi, ancak şimdi sözümü yerine getiriyor, yeni köşe yazımı yazıyorum.
Geçen yıl bu günlerde TVF sudan sebeplerle VOLEYBOL-E web sitemizi şikayet etmiş, mahkeme kararıyla erişime engellemişti.
Bu besledikleri öfke ve kin yerine kafaları doğru işlere çalışsaydı, Epirden hocanın eleştirilerine değer verebilselerdi ve uygulayabilselerdi şimdi her şey güllük gülistanlık olurdu, bu sefil durumlara da düşmezlerdi.
Ama onlar Epirden hocadan ve yazılarından kurtulmak için akıllarınca çirkin bir kumpas kurdular, Epirden hocamızı salona sokmadılar, Genel Kurul’a bile kabul etmediler, plaj voleybolunda sabote ettiler. Ama yok etmeyi başaramadılar. Maddi, manevi, resmi, hukuksal güçleri yetmedi. Çünkü Epirden hoca hep doğruları yazdı. Elinde belgeleri vardı, yalanlayamadılar, tekzip edemediler.
Sonuç itibarıyla, bizler yılmadık, pes edeceğimizi sananlara 2 yeni site ve bir blog ile cevap verdik. Okuyucularımız katlandı, seven ve sayanlarımız bizle daha da bütünleşti ve doğruların safhında koca bir duyarlı ordu oluştu.
Onlar da hepinizin bildiği gibi cevaplarını veremedikleri onca iddia ve soru altında ezildiler, altına gömüldüler, üzerlerine yapışan ciddi ithamlarla cıvık cıvık bir hale geldiler.
Epirden hoca önderliğinde hepimiz daima doğruları ortaya koyduk, Federasyonu yanlı tutumlarından ve yanlışlarından vaz geçirmeye çalıştık ! Bizi kaale almayanlar sonunda bazı konularda “U” dönüşü yapıp çark ettiler.
Barbolini için Epirden hoca “Yanlış seçim, ondan fayda gelmez !” dedi ve hep ısrar etti. Sonunda yolladılar. Ama akıllanmadılar tecrübesiz genç meslektaşım “Koçum” Ferhat‘ı aslan kafesine atar gibi dünya devi Sultanlrımızın başına saldılar. Bir anda ismi kısaldı, “Ferro” (!) oldu, o yükü beklendiği gibi taşıyamadı, Rio yolunda hezimete uğradık !
Sonunda o konudaki hatalarını da anladılar. Gene keskin bir manevra yaptılar, “Koçum”u da gönderdiler, yerine en isabetli seçimi yaparak Guidetti‘yi getirdiler.
Bu arada Üstün Başkanımızın Onur‘lu prensi (!) de U18 dönüştürülmesinde (!) “Çokoprens” oluverdi.
Tüm bunları defalarca dedik, yazdık !
İddia ediyorum, yarınlarda tüm sorularımız, iddialarımız ve eleştirilerimizde de ne kadar haklı olduğumuz ortaya çıkacak !
“Mirasyediler” ve onlara çanak tutanlar ile onları dışardan susup seyredenler (!) kusura bakmasınlar, bu tepetaklak gidişin birer aktörü ve figüranı oldular.
Oysa soyundukları ilk okul okul müsameresi değildi !
Devraldıklrı miras olan “Oskar”lık filmi beceriksizc, fazlaca da haince göz göre göre ellerinde yaktılar, vizyonsuz bıraktılar !
Ümidimizi hala yitirmiş değiliz !
Üstün Başkan gerisinde bıraktığı hataları mutlaka görüyordur ?
Tüm dediklerimize gelecek !
Gelecek de, şu şeffaflık ve paylaşımcılık vaatini bir devreye soksa, bizleri bir dinleyebilecek olgunluğa ve kıvama ulaşabilse ?
Epirden hocanın dediği gibi, “Biz voleybol düşmanı, vatan haini değiliz !”
Gene Epirden hocanın bir cümlesini burada tekrarlayarak noktayı koyuyorum.
“Bize kin besleyenler, öfke kusanlar; yazdıklarımıza, paylaştıklarımıa ‘Yanlış’ diyenler, ‘Doğru’su nedir söylesinler, ‘Bu böyle olmaz !’ diye bilgiçlik taslayanlar da ‘Nasıl olur ?’ açıklasınlar ? Susmak kabullenmektir ! Kabullenmek de haksız ve suçlu olmaktır !”
Ne demiş Özdemir Asaf;
“Dürüst kaba ol, eğreti sayılı olma !”
Galiba sözün bittiği yere geldik ?
Saygılar sunuyorum.
Pek bi önemli not : Yazımın içerisinde yer alması gereken ünlem işaretlerinin serpiştirileceği yerleri o konunun uzmanı Epirden hocama bırakıyorum.