TAHTA HANGİ SULTAN KURULACAK ?… Hasan Uğur Epirden

 

 

2 YÜREĞİ BOŞ İTALYAN…

İkisinin de geçmişinde başarıları olabilir, onun için ara başlıkta “Beyinleri Boş” (!) demedim, dikkat ederseniz, “Yürekleri Boş” dedim…

Yabancı cenneti ülkemizde, kulüplerimizin voleybolda bazı antrenör ve sporculara, bazı menajerlere saçtıkları paralara gerç

ekten çok üzülüyorum !…

O paralarla neler yapılır neler ?…

İşte Fenerbahçe antrenörü Abbondanza ile Eczacıbaşı antrenörü Barbolini de başı çeken, yürekleri boş ve soğuk, hedeflerini sadece para için kurgulamış gözüken, kendilerine verilen değeri hak etmeyen, aldıklarının karşılığını zerre olarak vermeyen (“veremeyen” demiyorum, dikkat edin !…) kulüplerine zarar veren 2 başarısız ve lüzumsuz teknik adam…

Bunları seyrettikçe, bizim antrenörlerimize ne kadar haksızlık yapıldığını görüyorum…

Bizim Türk antrenörlerine gerçekten yazık oluyor !… Birçok kulübümüz bu yabancı antrenör hayranlığı (!) ve sevdası yüzünden bizimkilere gerçekten çok ayıp ediyorlar…

GAMZE.EDA küçük

YARI FİNALLERİN 2 ALTIN KIZI ; EDA VE GAMZE…

Sultanlar Ligi’nde zevkli, heyecanlı ve zaman zaman da kaliteli 4 maç oynandı… Eczacıbaşı ve Vakıfbank gibi 2 dev takım devrildi, Galatasaray ve Fenerbahçe mükemmel sonuçlarla, hak ederek finalde eşleştiler… Yaklaşık yarım asır sonra bu 2 bayan takımımız, final serisinde Türkiye Şampiyonu olmak hedefiyle karşı karşıya gelme başarısını gösterdiler…

Dünya starları yabancılar arasında bu 4 maçta parlayan ve Allah nazardan saklasın, muhteşem performanslarıyla takımlarının bu başarısında en büyük rolü oynayan 2 kızımızı, Eda ve Gamze‘yi seyretmeye doyamadım…

Hele Eda ?…

Herkes tam “Fenerbahçe kaybetti !…” derken, “Altın Set”te takımı 07-13, 10-14 gerideyken, rakipleri Eczacıbaşı tam 4 maç sayısı avantajı yakalamışken, Kim ile birlikte sahneye çıktı, başından itibaren yıldızı olduğu, ve (*****)’lık performans sergilediği maçta hırsı, inancı ve üstün gayretiyle takımını sırtladı, yaptığı birbirinden kritik mükemmel bloklarıyla bu tarihi maça resmen imza attı, atarken de antrenörü Abbondnza‘yı resmen ipten aldı…

Şimdilik tabii ?…

Herkes gibi ben de oldukça heyecanlıyım, maçları dört gözle bekliyorum…

Eminim, 7000 küsur seyirci kapasiteli Burhan Felek Voleybol Salonumuz seyirciye yetersiz gelecek, çoğu seyirci salon dışında kalacak ?…

Şimdiden iki takımımıza da başarılar diliyorum !…

Hak eden kazansın !…” diyorum…

Bakalım final maçlarının yıldızları kimler olacak ?…

Hangi Sultan tahta kurulacak ?…

KAVGA.küçük

ŞEREF TRİBÜNÜNDE NELER OLDU ?…

Fenerbahçe – Eczacıbaşı maçı oynanırken “Şeref Tribünü” son derece çirkin ve oldukça uzun süren, çok kişinin karıştığı bir kavgaya sahne olmuş ?…

Olmuş…” diyorum, zira maçı ekrandan seyrederken kadraja bu rezillik yansıtılmadı; dolayısıyla bizler göremedik !…

Bana konu detaylarıyla anlatıldı… Kahramanları (!) öğrendim… Elimde birkaç fotoğraf da var… Bazıları mütecaviz olarak fotoğraflarda yer alırken, diğer kahramanlar da görüntü dışında kalmış ?… Araya boks hakemi gibi girip, itiş / kakışlı, bol hakaretli olayın daha da büyümesini ve rezilleşmesini önlemeye çalışanlar da var… Ancak bu tanınmış ve tanınmamış kahramanların (!) isimlerine yer verip tadı damağımızda kalan 2 maçı gölgelemek istemiyorum… Gene şimdilik tabii ?…

Aslında bazılarını, yayınladığım fotoğraflara dikkatlice baktığınızda kimler ya da yakınları olduğunu kolayca tahmin edeceğinizden hiç şüphem yok !…

Açık ve net biçimde resmen belirlenmiş hiyerarşik bir düzende yer alması gereken “Şeref Tribünü”ne sızan (!) torpilli bu kişilere maalesef önlem alınamıyor, hatta görmezden ve sahaya bahşettikleri (!) derin iltifatlar (!) duymazdan geliniyor ?…

Aslında, “Şeref Tribünü”nde kimlerin, nerede oturacağı konusunu, her ne kadar daha önceleri de yayınlayarak örnekleriyle (!) paylaşmış olsam da bir kez daha vurgulayarak hatırlatmakta yarar görüyorum…

Şeref Tribünü”nde maç izlemenin bir edebi ve adabı vardır !… Oturanlar, bu tribüne şeref verir, buraya oturarak şeref sahibi olunmaz !…

Şeref Tribünü”nde bulunmanın kılık kıyafetten oturma şekline kadar bir adabı vardır; hele ön sırada oturanların bu konuda çok dikkatli olmaları gerekmektedir…

Bu tribünde ağıza alınmayacak sözler sarf edilmesi, sahaya müdahale edilmesi bir yana, tezahürat yapılması, slogan atılması dahi hoş karşılanmaz…

Maalesef bu konuda yeterli hassasiyetin ve saygının olmadığını sık sık görmekteyiz !…

FİNAL MAÇLARINDA TRİBÜN TERÖRİSTLERİNE DİKKAT !…

Ezeli ve ebedi rekabetin tribün rüzgarınn sık sık sportif olgunun dışına çıktığına maalesef sık sık şahit oluyoruz…

Seçkin voleybol seyircisinin arasına karışan bazı fanatik sözde taraftarlar maçlarda anti sportif söz ve davranış, hatta saldırgan, tacizkar kimlikleriyle voleybolumuzu kirletmekle kalmamakta, takımlarına da göz göre göre zarar vermektedirler…

Bu yüzden salonlardan kaçan sayısız aile var !…

31.03.2011 Tarihinde yürürlüğe giren Şiddet Ve Düzensizliğin Önlenmesine Dair Kanun”un ne yazık ve düşündürücüdür ki, işlerliği bir türlü amaçlandığı doğrultuda sağlanamamaktadır !…

İşte bu nedenle zaman zaman salonlarımızda görmek istemediğimiz voleybolumuza zarar veren bir kaç çapulcunun mütecaviz hareketleri karşılıksız kalmaktadır…

Şimdiden Federasyonumuzu uyarıyorum;

Lütfen bu final maçlarında sıkı önlemler alınız !…

Her iki güzide kulübümüzün başkan ve yöneticilerini de bu konuda duyarlı olmaya, kardeşlik mesajları vererek bu tarihi final maçlarının en ufak bir olaya sahne olmadan tamamlanmasına yönelik kardeşlik mesajları vermeye davet ediyorum…

Bu arada Voleybol Federasyonumuzun, geçen dönemden bu yana Aziz Yener Başkanlığında yeniden yapılanan, oldukça da toparlandığını gözlemlediğim, kısa adı MHGK olan Merkez Hakem ve Gözlemci Kurulu’nun bu tarihi final maçlarında sezonun en başarılı hakemlerine görev vererek sadece maçların sağ salim tamamlanmasını sağlamakla kalmayıp, voleybolumuzun “Olmazsa olmazları” olan bu sevdalı emekçilerimizin en başarılarına bir nevi ödüllendirme anlayışı içerisinde atamalar yapmasını bekliyorum…

ataman.abbondanza

KOÇLARIN BÜYÜK SINAVI…

Final maçlarında iki takım koçunun da büyük taktik savaşı olacak !…

Bu maçlara me

ntal hazırlığın da rolü büyük olacak !…

Kağıt üzerinde elbette Fenerbahçe biraz daha ağır basıyor… 2 takım arasında dev bütçe farkı var !…

Ancak koçlarına inanmış Galatasaraylı kızlar da istim üzerinde…

Kaliteli, zevkli, çekişmeli, heyecanlı, kıran kırana oynanacak olan final maçları nefes kesecek !…

Bakalım Eda’lı, Kim’li, Natalia’lı, Polen’li, Tomkom’lu dev zengin kadrosuyla Marco Abbondanza mı, yoksa ellerinde parlattığı, devasa bütçe farklarını yürekleriyle kapatan Gamze’li Jack’li, Güldeniz’li, Aslı’lı, Nihan’lı, Centoni’li, Leys’li takımıyla Ataman Güneyligil mi şampiyonluk kupasını sporcularıyla birlikte kaldıracak, merakla bekliyoruz…

Pazar günü Laik ve demokratik Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en önemli seçiminde herkesi vatandaşlık görevini yapmaya, oyunu kullanmaya davet ediyor, damarlarındaki asil kanı sandığa yansıtmalarını bekliyorum !…

HAYIR”lı bir pazar diliyor, tüm okurlarıma derin saygılarımı, engin sevgilerimi sunuyorum…

3 Comments

  1. Sayın EPİRDEN , Mayın Tarlası voleybol / siyasi sitesi geçtiğimiz hafta oynanan Fenerbahçe -Eczacıbaşı maçında protokol tribününde çıkan bir kavgayı haber yapmış.Haberde protokol tribününe giren özel korumaların nasıl girdiğini sorgulamış.Ayrıca kavgaya karışan ve yumruk alan TVF yönetim kurulu üyesi Kurtaran MUMCU’ nun oğluna yapılan saldırı üzerine adeta uçarak kavgaya daldığını ve oğlunu kurtardığını yazmayı da ihmal etmemiş..Haber kısmen Oğuz KAĞAN destanı gibi işlenmiş. Babalık duyguları ön plana çıkınca protokol tribününde oturmanın ve protokol üyesi olmanın öneminin kalmadığı bize kanıtlamak ister gibi yapılmış.
    Haberin sonuna da mayın tarlası ( MT ) olarak bir not düşülmüş. Biz demek istenmiş notta ” Çok paralara spor salonu yapılmasını eleştirirken , bazı yalakalar tesis yapıldı ama diyordu ” demiş.
    Mayın tarlasının sitesin de bu haberi yapan kişinin haberde ve yorumda bazı yanlış tespitleri olduğunu düşünüyorum. Öncelikle çok pahalıya mal olduğu konusunu sıyırmış . Bu gün aynı tesisin devlet eliyle bile mal edilişi ile TVF ‘na mal oluşunu karşılaştırarak pahalı olduğuna karar vermek gereklidir diye düşünüyorum.
    Protokol tribünü ‘ne kimlerin girdiği konusuna gelince , o tesisin zaman , zaman yapılışını izleme olanağımız oldu. Bitirilip hizmete açıldığında ilk kez maç izlemeye girdiğimizde arkadaşlarla salonun büyüsüne kapılıp bu tesisi voleybola kazandıranlardan Allah razı olsun diye düşünürken yanlışlıkla protokol tribününe girmişiz .Belki de yanlışlıkla değil de özendik sızıverdik.
    O günlerde salon Amiri Ramiz bey vardı, yanımıza geldi ve bize kibarca “beyler siz burada oturamazsınız ,Lütfen arkaya yada yan tarafa geçiniz “dedi. Biz ” Ramiz bey şu set bitsin geçelim” dediysek te başımızda bekledi ve biz geçene kadar ayrılmadı.Yüzü kızardı , öfkelendi ancak kibarlığından ve adamlığından ikinci kez söylemedi , bizde utanıp yan tarafa geçtik.
    Salonun yapılışı ve öncesindeki sürece gelince , bizde çok söyledik , hatta bu salonu ve onlarca tesisi voleybolumuz a kazandıran o günün sayın başkanlığına dilekçe ile başvurduk . Dilekçemiz yazışma kurallarına ve devlet adabına uygun son derece seviyeli idi. Gerçek düşüncelerimiz yazmadık .Ama biz dilekçemizde kastetmiştik ki , ” sayın başkan neden bu kadar zahmete giriyorsunuz ,İstanbul ‘umuza hatta diğer büyük şehirlere neden bu devasa tesisleri yapıyorsunuz ? Biz aslında halimizden memnunduk . Siz bugün varsınız yarın yoksunuz Gelecekte milli takımlarımız sizin döneminizin başarılarını yakalayamayabilir . Kulüpler kendi salonlarını yapıp kaçabilir , tribünler sizin hedeflediğiniz gibi dolmaz . Maçlar 30 -40 kişiye oynanabilir.Sonra bu devasa bina İstanbul ‘un dokusunu bozabilir demek istedik . Üstelik bu yapı radyasyon yayabilir ,çevreye zarar verebilir . Cam kaplaması dünyamızın ısısını artırabilir , buzullardaki erimeyi hızlandırabilir demek istedik. Otel gelecekte otel olmaktan çıkabilir ,kötü amaçlı kişilerin eline düşebilir hatta arpalık olabilir demek istedik. Yüzlerce araçlık otopark başımıza bela olur. Salonun ambiyansı iştahsızlığa hatta kısırlığa neden olur. İlerde bu salonu sayıları az da olsa öküz ve ayılar doldurabilir demek istedik .Arılar bal vermeyi keser ,hatta toplu arı ölümlerine sebep olur ,çevre ilçe ve çiftliklerde ki tavuklar yumurtlamaz olur ,inekler ,keçiler koyunlar sütten kesilir ,yavrulamaz olur , göçmen kuşlar üstünden uçmaz ,yolunu değiştirir. Aşıklar ve çiftler bahçesinde oturamaz , sosisli sandviç yemez olurlar demek istedik . Binlerce seyircinin , su kanalizasyon ihtiyacı büyük sorun oluşturur ,altından kalkamayız demek istedik . Bırakın Spor Genel Müdürlüğüne , sizden sonra kötü amaçlı kişilerce talan edilebilir demek istedik . Biz bunları işletemeyiz ,bu tesisleri bize bırakmazlar , bazı insanları memnun edemezsiniz demek istedik . İnanın biz yalakalık yapmadık,düşündüklerimizi yazmak istedik . Ama maalesef bir voleybol sitesinin editörünün 6 yıl önce başına gelen bizim başımıza geldi. Derdimizi anlatamadık ,dinletemedik ,adam sizin ve bizim gibi yalaka olmayanlara rağmen yaptı yapacağını .Üstelik bildiğiniz gibi sadece Burhan FELEK ‘e değil.

    Beğen

  2. Sayın EPİRDEN Voleybolun sitesinde yazı yazan büyük usta Ragıp TEKİN ‘in “EKŞİ ÜZÜMLER ” yazısından sonra yazmış olduğum yorumumu yayınlamadınız .Muhtemelen yazımın içeriğini ağır buldunuz ve meslektaşınız zarar görsün istemediniz .Saygı ile karşılıyorum.Ancak bu yorumumu yayınlayınız lütfen .Yazım sizin gazetecilik meslek ahlakınız nedeni ile yayınlanmadı ise bunu değerli okuyucularınızın bilmesini isterim .Kimse meydanı boş sanmasın , saygılarımla .

    Beğen

    1. Sayın Serkan Yılmaz; İlginiz, düşünceleriniz ve paylaşma hassasiyetiniz için teşekkür ederim… Ancak sizin de gayet iyi bildiğiniz gibi küfür, ağır hakaret ve aile içine giren cümleler ve kelimeler dışında bizim sitelerimizde “sansür” olmaz !… Zaten sizin de hiçbir yazınızda en ufak bir yerde sansür olmamış, tamamı da aynen yayınlanmıştır… Gene de yayınlanmaya devam edilecektir… Ancak bahsi geçen yazı, özür dileyerek söylüyorum gözümden kaçmış olacak ?… Silmiş de olamam… Eğer lütfedip bana tekrar yollama zahmetini bahşederseniz, anında aynen yayınlarım… Hassasiyetiniz ve uyarınız için teşekkür ederim… Saygılarımla…

      Beğen

hasanugurepirden için bir cevap yazın Cevabı iptal et