“Yatsı Yazıları” nın ilk bölümlerinde TVF’nin Bilgi Edinme Hakkı Kanunu ile verilen hakkı kullanarak yaptığım başvuruya; “Biz Bilgi Edinme Kanunu’na tabi değiliz, senin sorularına cevap vermiyoruz.” yanıtı vermesi üzerine başvurduğum Başbakanlık BEDK’nın 17.3.2016 tarihli kararında: “TVF de Bilgi Edinme Hakkı Kanunu’na tabidir.” dediğini,
TVF‘nin, BAŞBAKANLIK BEDK kararını alır almaz, 22.3.2016 tarihinde, sorularımın sadece işlerine gelen bazılarına kaçamak cevaplar içeren bir yazı gönderdiğini belgeleriyle anlatmıştım…
TVF‘ye yaptığım ilk başvurunun 6. sırasında plaj voleyboluyla ilgili bir soru yer alıyordu.
Bu soruyu yöneltme sebebim, Karabıyık Başkan döneminde sıfır maliyetle voleybolumuza kazandırılan 50. Yıl Kapalı Plaj Voleybolu Sahasının, mirasyedi Mutlugiller tarafından elden çıkarılmasıyla ilgili yazdığım yazılara, sorduğum sorulara, dile getirdiğim iddialara cevap alamamış olmamdı…
(Bakınız; VOLEYBOLX web sitesinde yayınladığım “HURŞİT YAZILARI”nın 7. bölümü…)
http://www.voleybolx.com/yazarlar/hasan-ugur-epirden/hursit-yazilari-7/367/
Ben yazdığım yazılarda bu tesisin hovardaca elden çıkarılmasını; yerden ısıtmalı, iklimlendirmeli bu yapının yerine bir şişme çadıra razı olunmasını eleştiriyor, bu yanlışın TVF‘ye maliyetini soruyordum…
Mutlu Başkan, yaptığı ilk basın toplantısında da sorunca;
“İstanbul İl Müdürlüğü çok sıkışmıştı, bizden önce 50. Yıl Spor Salonunu istedi, kabul etmedik. Sonrasında Plaj Voleybolu Salonunu istediler. Onlar bağlı olduğumuz üstümüz. Tesislerimiz onlardan aldığımız kaynaklarla yapılmakta. Bu salon 3 yıllık protokolle onlara verildi. Yerine otopark alanında şişme salon olarak yenisi yapılıyor. Bütçesi Spor Genel Müdürlüğü tarafından karşılanacak …. …Yani sonuçta bizim bağlı olduğumuz idare ve onların ciddi bir sorunu vardır. Bu süreçte onların da önerisiyle, böyle bir formül bulduk. Bizim orada iki salon arasında yaptığımız kapalı kort, 3 senelik bir protokolle verildi. Burhan Felek ile şişme salon arasındaki arazi bir açık ve kapalı ve iki halde de kullanılabilen, bir plaj voleybolu kompleksi yapılması üzerine bir protokol imzalandı. Bunun ihalesi yapıldı ve yakın bir süre içinde yapılacak. Konu bundan ibarettir. Arkadaşlar birçok tesisimiz var. Bu tesislerde, buralarda misafiriz. Tesisler de devlet desteğiyle yapılmaktadır. Zaman içinde bunlar daha da artacaktır. Bunun bütçesi nereden çıkacak? Demin size anlattığım şeylerden de anlaşılacağı gibi yaptığımız yatırımların büyük kısmı Spor Genel Müdürlüğü, Gençlik ve Spor Bakanlığı tarafından finanse edilmek üzere bunun da kaynağı uygun yerlerden tedarik edilecektir.” şeklinde cevaplamak zorunda kalarak elden çıkardıkları o güzelim tesis yerine razı oldukları çadırın maliyetinin TVF tarafından karşılanmayacağını söylüyordu.
Bilgi Edinme Hakkı Kanunu‘na uygun olarak yaptığım başvurunun 6. sırasında aşağıdaki soruyu yönelttim:
“6) Federasyon tarafından Burhan Felek Spor kompleksi içinde yaptırılan şişme çadır plaj voleybolu kortu ve Antalya Akdeniz Üniversitesi Kampüsü içinde yapılan Plaj Voleybolu kortları işinin;
a. İhale usulü,
b. Bu ihale usulünün seçilme sebebi,
c. Sözleşme bedeli,
d. Davet edilen ve katılan istekli sayısı,
e. İşin başlama ve bitiş tarihleri,
Hususlarında, bilgi edinmek istiyorum…”
TVF, BEDK‘nın baskısı sonrası, resmi başvurumdaki bu soruya aşağıdaki cevabı verdi:
Sorumun Antalya kortları ile ilgili bölümüne hiç cevap verilmedi, katılan istekli sayısı es geçildi…
TÜRKİYE VOLEYBOL FEDERASYONU‘nun resmi sitesinde 04 Kasım 2016’da ilan edilen YÖNETİM KURULU FAALİYET RAPORU‘nun 14. sayfasında;
İSTANBUL PLAJ VOLEYBOLU SAHASI başlığı altında aşağıdaki açıklama yer almakta:
“Federasyon Başkanlığımız ile İstanbul İl Müdürlüğü arasında imzalanan 12.11.2013 tarihli protokol gereğince kullanımımızda bulunan TVF Kapalı Plaj Voleybolu sahası, İl Müdürlüğünüzün kullanımına bırakılarak karşılığında protokolün ekindeki planda belirtilen alana Plaj Voleybolu Sahası yapılmıştır. Ancak, İstanbul Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı ile İstanbul Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürlüğü tarafından gönderilen yazılarla; “İstanbul İli Üsküdar İlçesi Burhan Felek Atletizm Pistine Tribün, Tribün Altı Kapalı Atletizm Pisti, Kapalı Otopark ve Atölye Yapım İşi” nin bitirilmesine engel teşkil eden İstanbul Plaj Voleybolu Sahasının başka bir yere taşınması istenmiştir.
Konuyla ilgili görüşmeler devam etmekte olup, plaj voleybolu sahasının başka bir alana taşınması planlanmaktadır.”
Yönetim Kurulu Faaliyet Raporundan alınan yukarıdaki bölüm federasyonun bu konudaki son açıklaması olduğuna göre;
1. 12 Kasım 2016 tarihinde yapılan protokol ile 3 yıl süreyle verilen 50. Yıl Plaj Voleybolu Salonumuzu geri almamız gerekirken, taşınacak çadıra yer aramak niye ?…
2. Arada bir protokol var ve taraflardan biri (GSİM) bu protokola uymayıp aldığı tesise plaj voleybolu tesisimize karşılık tahsis ettiği arsayı boşaltmamızı istiyorsa, bizden aldığı tesisi eski haline getirerek iade etmek zorunda değil mi ?…
Yoksa Başkan’ın “Şişme çadır plaj tesisinin bütçesi TVF’den karşılanmayacak, bizim kortu 3 yıl süreyle verdik.” sözleri de mi yalan ?…
Mutlu Başkanın basın toplantısındaki açıklaması; “Bütçesi Spor Genel Müdürlüğü tarafından karşılanacak…” idi… Bana verdikleri cevapta ise “ihale bedeli 402.000-lira, ilave imalatlar da yaptırdık.” dediklerine göre, TVF kasasından KDV+ ilave imalatlarla milyona yakın para çıkmış… Yanı bedeli TVF ödemiş… O halde ortada bir yalan var ve sanki Başkanın yalanını yakalamam için “Bu sorulara 15 Kasım 2013 deki basın toplantısında cevap verdik.” diyorlar… O günkü söylenenlere bakınca da gerçek ortaya çıkıyor…
Yine faaliyet raporunda başka plaj voleybolu tesisi için bir alan arandığı söylendiğine göre, 3 yıl süre de yalan…
Sonuç olarak, bizim silik federasyon yönetimi bir yandan yalanlarla sıkıntılı durumları geçiştirmeye çalışırken öte yandan kayıtsız şartsız teslim olmuş, voleybola ait değerleri sırf koltuklarını muhafaza için babalarının mali gibi gibi peşkeş çekiyor…
Mutlu Başkan ve eski yoldaşları (!) artık bıraksınlar kıvırmayı, konuşmama haklarını (!) yalan dolanı, hele şu sorduklarıma dürüstçe cevap versinler…
“Voleybol aşkına…” diyemiyorum, o sevgiliyi devamlı aldatıp durdular 4 yıl boyunca…
Kısa bir süre önce başkan adaylığını açıklayan ” esas oğlan ” aynı açıklamada şöyle bir cümle kullanmıştı.”Erol başkanın yaptığı iyi ve kötü işlerin hepsinde benimde imzam var ” Bu kocaman bir yalan biliyorsunuz .Erol başkanı yıpratan voleybolumuzun reçetesi olarak gördüğümüz yabancı oyuncu sayısının belirlenmesi konusunda yok mesala .Nitekim göreve geldiler ve her şeyi delik deşik ettiler . Kullandığı ifadenin açılımı şudur.” Erol bey iyi şeyler yaptı ,bunları yaparken bende yanındaydım .” Şimdi de şu cümleyi kurmalı ” Özkan beyin yaptığı iyi ve kötü şeylerin altında benimde imzam var.”Sıkıyorsa tabii .Sıkmaz ,çünkü voleybolu birlikte katlettiler içini birlikte boşalttılar.Hem maddi ,hemde sportif açıdan .Yukarıdaki tesis ikramıda bunlardan birisi . Muhtemelen bu günlerde şunları söylüyordur delegelere “Valla çok mücadele ettim ama engel olamadım Özkan’a o nedenle iki yıldır koptuk” Bu da koca bir yalan .Bu ülkede yaşayan herkes bunu böyle biliyor.
BeğenBeğen
Yaklaşık 3 gün sonra voleybolumuzun efsane asbaşkanı ,geçtiğimiz dönemin gölge başkanı genel kurula tek aday olarak gidecek .Zavallı voleybol hiç bu kadar biçare ,bu kadar yanlız ,bu kadar öksüz kaldığını hatırlayanınız var mı ? Nasıl olacak daha yakın bir zamana kadar hangi spor branşına ait olduğuna kendisi dahi karar veremeyen , aldığı hiçbir görevi tamamlayamayan birisi voleybolumuzu yönetecek öylemi ? Size söylüyoruz ,fikstür başkanı seçmeyelim , zaten bu işi bir fdr.çalışanı yıllardır yapıyor ,hemde iyi yapıyor.
BeğenBeğen
Biz en çok genel kurul konuşmasını bekliyoruz .
Bakalım kim onun projelerini dinlemeye gelecek. O katılımcılara neyi ve nasıl anlatacak ?
BeğenBeğen
Çok eğleneceğiz sayın EPİRDEN ,çok eğleneceğiz .
BeğenBeğen
Rota koleji spor kulübü hafta sonu oynadıkları Yeşilyurt maçındaki hakemlerin yanlı tutumundan yakınmış . Yakınmalarına saygı duyuyoruz .Ancak katılmadığımız “federasyonun bunca çabasına rağmen ” tesbitleri . Hakemleri bu hale getirenlerin federasyonun kendisinin olmadığını ,vebal taşıyıp taşımadıklarını ve çabalarında bizim göremediğimiz neyi gördüklerini açıklayabilirlerse memnun olcağımızı ifade etmek isteriz.
BeğenBeğen
Eski Gençlik ve Spor Genel Müdürü Yunus AKGÜL gazetesinde yazı yazdığı köşede birkaç önce Spor teşkilatına dokundurmuş. Bu gidişle 2020-2024 olimpiyatlarının da fiyasko olacağını ifade etmiş. 2016 Rio olimpiyatları sonrası hiçbir önlem alınmadığını , son olimpiyatların değerlendirmesinin yapılmadığını yazmış. Teşkilatın bu günlerde federasyon seçimlerine odaklandığını ,dişiyle tırnağıyla Avrupa ve Dünya spor örgütlerinin yönetimlerine giren federasyon başkanlarını değiştirmekle meşgul olduğunu söylemiş. Türkiye Voleybol Federasyonu başkanı Özkan MUTLUGİL bu değerlendirmeyi okumuş mudur bilmiyoruz , ama bu yazımızdan sonra mutlaka okuyacaktır. Kendisine pay çıkartacak mıdır onu da bilmiyoruz . Ancak biz kesinlikle pay çıkartmıyoruz. Biz Özkan beyin dişiyle tırnağıyla bulunduğu yerlere gelmediğini gayet iyi biliyoruz.
Teşkilat, bisiklet federasyonu başkanı Emin MÜFTÜOĞLU ‘ndan en sonunda kurtuldu .Bir sürü mahkeme açığa alma tekrar geri dönme serüveni sona erdi. Türk sporu açısından yeni başkana başarılar dilemek gerekir . Çok bilmediğimiz bir branş. Umarız ülkemizi başarıya taşırlar .
Son aylarda ülkemizin ve insanının çok can sıkıcı bir problemi var .Kurtulamadığınız ,diş geçiremediğiniz insanlara ve ailelerine FETÖ ‘cü yaftası yapıştırıveriyoruz. Bu hususta devlet mücadele ediyor .İnşallah üstesinden gelecek . Ancak bizim vatandaşlar olarak çirkinleşmemize gerek yok.
Rota koleji spor kulübümüzün değerli yöneticilerinin , serzenişinizi anlıyoruz .Nereden anlıyoruz her hafta bir kulübümüz hakemlerden şikayetçi. Bizim anlamadığımız voleybol branşında , federasyon üst liglerinde faaliyet gösteren bir spor kulübümüzün yönetiminin gündemi takip edememesi ve sorunun temel nedenlerini göremeyen açıklama yapması .
Türkiye voleybol federasyonu başkanı ve yönetimi bulunduğu yere hak etmeden atanmıştır . Türkiye voleybol federasyonu Hakem kurulu başkanı ve üyeleri ile ilgili haksız kazanç elde ettikleri delilleri ile birlikte aylardır gündemdedir . Bu ekibin hakemlerinden adalet beklemek hayalciliktir. Nasıl oluyor da “federasyonun tüm çabasına rağmen” diyerek açıklama yapıyorlar anlamadık. Federasyonun tek çabası voleybolu aldıkları yerden çukura gömmektir. Daha bu iyi günleriniz ,voleybolumuzun yerlerde sürüneceği, Kimin sesi yüksek çıkarsa onun kazanacağı günler sizleri bekliyor. Federasyonun muhtemel yeni başkanı yerini korumak için malzemecilere bile sesini çıkartamayacaktır.
Adaletsizliği birkaç kişiye yüklemeniz çok gerçekçi değildir. Sistem çökmüştür. 2010 yılında federasyon yönetiminde iken Telekom spor kulübü henüz batırılmadan önce ,ECZACIBAŞI -TELEKOM maçında hakemlere kendi takımın aleyhine kararlar verdiği gerekçesi ile , hakaret ettiği ,küfür ettiği için o dönemin başkanı tarafından salondan kovulan birisi federasyon başkanı olacak .Bekleyin görün ,lobiniz yoksa ,yeterince cazgırlık yapamıyorsanız , voleybolda barınabilmenizin mümkün olmayacağı günlere geliyorsunuz . Ayakların baş olduğu günlere geliyorsunuz . Kul hakkı yediğinizden emin olduğunuz , kendi çapınızda açtığınız soruşturma sonucunda bunu kanıtladığınız bir adamı görevinden alamıyorsanız adaleti sağlayamazsınız.
BeğenBeğen