İKİ O BİÇİM MANZARA… Bay Kuş

Şu Jale abla olmasa kuş bakışı görüş kapsamımda olmasına rağmen kaçırdığım, Turgutlu‘da birkaç gazeteci ve internet sitesi editörü ile yapılan basın sohbet toplantısındaki tablodan haberim olmayacaktı. Hoş gerçi mayınlı tarlada sergilenmiş ama bana o tarla pek sapa kalıyor.

Bir fotoğraf.

Fotoğrafta dikkat çekici kareleri Jale abla çok iyi tespit edip, vücut dili bilgisiyle çözüvermiş?

Fotoğrafta en rahat, en huzurlu, en umursamaz olarak nitelendirdiği, TVF bünyesindeki görevi kartvizite sığmayacak kadar lüzumsuz ve kalabalık olarak nitelendirdiği, görevini yerine getiren başarılı bir adamın vücut dili ile kanepeye plaj sezlonguna uzanmış gibi yayılmış olan beyefendiyi öncelikle ele almış Jale abla. Ben de hak etmeden binlerce lira para alsam, üstelik hiçbir iş yapmadan, hiç kimsenin kim olduğunu hala çözemediği bir torpilim olsa, bütün bunlara ve federasyonun tanıtım işini bir tanıtım firmasına vermesine rağmen federasyon içinde bana mutlaka bir pozisyon aranıp bulunsa, ben de işverenimin yanında adı basın toplantısı olan bir ortamda kırmızıya çalan mini şortumla, görünmüyor ama muhtemelen terlikle oturur, kollarımı da bağlardım.” diye de yorumlamış “ermiş” kişiyi.

Alev ANAKÖK‘ü fotoğrafta gergin ve kollarını açmış sanki “ne olacak EKŞİ bey bu voleybolun hali?” diye serzenişini, EKŞİ beyin ise, köşeye sıkıştırılan bir kedinin hafif başını ve gövdesini yana yatırıp savunma içgüdüsü ile, ellerini aynı pençe gibi göğüs hizasında tutmuş bir şekilde pozisyon aldığını, kendilerini nasıl savunacağını kimse kestiremeyeceğini, ifadelerindeki çarpıklık ve gerçekçilikten uzak bilgilerin temel nedeninin de bu olduğunu yorumlarken kırmızı mini şortlu beyefendinin de jüri üyesi kıvamıda relaks durumda olduğunu saptamış. Ne de olsa ekmek elden, su gölden, mangırlar yukarıdan yağıyor. O keyif onda olmayacak da bende mi olacak?

************************************************

Son zamanlarda voleybol camiası büyük bir skandal ile çalkalanmakta.

Oğuz Boylarından kabile reisi bir yaşlı kurt, avına düşürdüğü torunu yaşındaki bir taze kuzucuğu meğerse “kurban” olarak seçmiş, “ham” yapıyormuş?

Gel gelelim bir gün fena yakalanmış. Adaletin mülkün temeli olduğu bir yerde nöbetçi yargıç amca, kurdu ensesinden tuttuğu gibi kodese yollamış.

Kurt rezil olmuş, hak ettiği dört duvar arasında volta atmaya başlamış, ama olan zavallı kuzucuğa olmuş, hayatı 8 şiddetinde sallanmış…

Fazlası var da benim kuş bakışı gördüklerimi, duyduklarımı paylaşmam beni hayli aşar.

En iyisi ve doğrusu, bu konuyu saygın abilerin yorumlamaları ve etrafa ayar çekmeleri gerekiyor.

Valla benden şimdilik bu kadar. Şimdi istikamet Ankara Selim Sırrı Tarcan Voleybol Salonundan tekrar yuvaya, Başkent Voleybol Salonuna dönen Voleybol Federasyonu.

Çok enteresan duyumlar aldım, bir de yerinde inceleyeyim?

2 Comments

  1. Sevgili baykuş ; mayın tarlası ile ilgili kaygılarınızın olduğunu ve kaygılarınızın da yersin olmadığını yazmak istedim. Öncelikle Mayın tarlası sitesinde bahsi geçen ve bizlerinde üzerinde durduğu Turgutlu ‘ da gerçekleşen ve eğer fotoğrafı çeken editörümüzün kendisi değilse (ki değildir bir amatör tarafından çekildiği her halinden anlaşılıyor ) fotoğrafta da göremediğimize göre (karenin dışında bir yerde oturmuyorsa ki buda zayıf bir ihtimal çünkü haberi işleyen süsleyen ve yön veren tek site Mayın tarlası sitesi , o nedenle kendisi oradaysa mutlaka karede çıkardı ) haber kendisine başka bir kişi tarafından servis edilmiş. Ancak o kadar reklam kokulu ve gerçeklerden uzak görünüyor ki ? Adeta birisi fotoğrafı çekmiş ve Mustafa EKŞİ basın toplantısında bunları söyledi demiş ve o da haber yapmış ,daha doğrusu reklam yapmış. Tekrar incelemek istedim fakat sanırım güncelliğini kaybetti yada bizim E voleybolda yazılanlardan sonra kaldırılma ihtiyacı hissedildi .Sizde bir o tarafa uçun bakın belki yanılıyorumdur . Gelelim Mayın Tarlası ismine sevgili baykuş ,Mayın tarlası dendiğinde hemen aklımıza bir oyun ismi yada mayın döşeli bölge gelir. Eğer site editörü bu ismi kendisi koydu ise buradan çıkartabileceğimiz , bu sitede çok önemli ve haber değeri olan şeylerin yayınlandığı ,yayınlanacağı ,adeta üstüne basıldığında patlayacağı gibi algılar oluşur. Sitenin bu güne kadar yazdıklarından bu algının çıkıp çıkmayacağını taktirini biz kamuoyuna bırakalım istersen .
    Bu ülkenin yaklaşık % 50 si sayın Cumhurbaşkanının icraatlarını benimsemiyor ve beğenmiyor , bazılarımızda ölçüyü zorluyor bu memnuniyetsizliği daha uç noktalara zorluyor . Biliyorsunuz bazılarımızda nerede nasıl çalıştığını , ekmeğini nereden kazandığını unutuyor , işinin spor hatta voleybol yazmak olduğunu da unutuyor , Sosyal paylaşımlarında Sayın Cumhurbaşkanının aleyhinde yine uç noktalarda paylaşımlar yapıyor ve Sayın Cumhurbaşkanımıza yakın patronları tarafından işinden kovuluyor. Bu hoşumuza giden, onayladığımız , kimin başına gelirse gelsin doğru bulmadığımız bir durumdur . Yani bugün ülkemizde onlarca yayın kuruluşu var , en az 4 -5 tane yüksek tirajlı spor gazetesi var ve sen siyaseten eleştirdiğin kişinin yakını gazetede yazıyorsun bunun farkında değilsin ve nerelere gidebileceğini göremiyorsun . Öte yandan yazılarını beğeniriz yada beğenmeyiz ( ki biz beğenmiyoruz bu 3 ayda yada altı ayda hangi çamı devirmiş diye okuyoruz ) voleybol lokomotif gazetelerden birinde köşesini kaybediyor. Buna olsa olsa kendi döşediğin tarlaya girip yine kendi mayınına basmak denir . Bütün bunlara neden değindik sevgili baykuş , voleybolun duayenlerinden birisine ve eleştirilerine , yazılarına ne kadar güvenilebileceğini hatırlatmak için.
    Bu arada üç aydan uzun bir süredir Çanakkale taraflarından bir yerde tatil yapan Tayyar abi dönmüş . En son 02.07.2016 tarihinde Voleybol Hız kesmiyor başlıklı yazısında , Voleybol festivalde ki seyahatinden bilgiler vermiş, Bayanlarımızın olimpiyatlarda olmadığını yazmış , erkeklerde ilerleme olduğunu belirtmiş ve voleybol hız kesmiyor demişti. 3 ay tatil bir işe yaramamış bizce ,yine aynı cümlelerden içeren ve bir çok gaftan oluşan ,Voleybolda durmak yok başlığı ile bir yazı döktürmüş. Hayırlısı sevgili baykuş.

    Beğen

  2. Voleybolumuzun ulusal basında daha çok yer almaya ihtiyacı var. Voleybolun bu işi gönüllü yapacak , voleybolla yatacak voleybolla kalkacak , menfaatine düşkün olmayacak ,bir yemek ,bir seyahate yazılarının yörüngesi değişmeyecek , ekonomik kaygıları olmayacak , objektif yazabilecek , insanların hatalarını açıkça yazabilecek ,yazdıkları dikkate alınan yeni bir jenerasyona ihtiyacı var. Birkaç tane genç arkadaş var ama onlarda yalakalık ile gerçek gazeteciliği , birbirine karıştırıyor. Örneğin Deniz bey gibi 5 tane voleybol yazarı olsa bu iş daha farklı olur .Özelikle voleybol oynamış ,bırakmış ,kariyer sahibi hanımefendi ve beyefendilerden yazar ve gazetecilerimiz olmalı . Örneğin bir turnuvaya gidebilecek , masraflarını kendi karşılayacak ,kimseye gebe kalmayacak , karşı tarafa satın alınabildiği kanısı uyandırmayacak gençlere ihtiyaç var. Spor medyasında ciddi adamlar var , argodan uzak , açık ve net mesajlar verebilen , kahvehane kültüründen uzak , bugün ne yazsam sıkıntısı olmayan ,ulaşılabilecek her yere ve makama ulaşan, tarafsız ilkeli yazılar yazan , haksız yere kimseye vurmayan , geniş haber kaynağı olan ciddi köşe yazarlarımız var .Hakkını vermek lazım .Ancak voleybolun onların dikkatini çekebilmesi gerekir. Onlar haber kaynakları vasıtasıyla voleybolu takip ediyorlar eminim. Kendileri takip etmiyor , Özkan MUTLUGİL federasyonunun göreve geldiğinden bu güne onların ilgisini çeken henüz bir icraatı olmadı . Şimdi biz yazınca yanlış anlaşılıyor , bu ülkede bir federasyon başkanı görev yaptı. Kendisinin yazarlığı olduğu bilinir konuşulur, eserleri yayınlanır . Aynı zamanda Türkiye gazeteciler derneği üyesi . Bütün televizyon ve gazete haber müdürleri ile ilişkilerinin iyi olduğunu duyuyoruz . Basın mensuplarının toplantılarına , kurultaylarına davet edildiğini , arkadaşlarımdan , ağabeylerimden duyuyorum. Anlatıyorlar onu yakından tanıyanlar . Peki bu gün ne oluyor ? Çok az sayıda olan ve voleybol yazdığını düşünen gazetecimiz federasyon başkanlığı seçimleri için kampanya başlatmış sadece Özkan ‘ ı seçelim demiyor yazılarında . Eleştiriyorlardı , yanlışları yazdılar kısa bir süre , aslında değişen bir şey olmadı . Voleybol rakamlarla geriye gidiyor . Unutmadan Serkan bey yazmış açtım okudum .Tatili uzun süren gazeteci bir beyefendi dünya sırlamasındaki yerimizi koruduk demiş .Koca bir yalan .Bir sıralama yapıyorsanız kafanızdan değil, tüm zamanların sırlamasını yapar ona göre değerlendirme yaparsınız . İşte voleybolumuzun rakamları bile saptırılmaya başlandı .Ne zamandan beri ? Bedava seyahatler açıldığından beri . Sonuç ortada voleybol federasyonu aleyhine yazılar yazarsanız Sayın EPİRDEN gibi bırakın bedava seyahati , basın özgürlüğünüz bile zarar görür .

    Beğen

Bir Cevap Yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Twitter resmi

Twitter hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s